Sponsor etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sponsor etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

15 Temmuz 2016 Cuma

Aslan Max Oyunları'nın En Yenisi: Max’ın Fabrikası

Bu oyunda Aslan Max ve arkadaşlarının senin yardımına ihtiyacı var! ​Max’ın çiftliğinde yetiştirdiğin ürünler ile birlikte çok sayıda dondurma üretebilir, Aslan Max’ın eğlence ve lezzetle dolu dünyasına dahil olabilirsin. Maceraya atılmak için kaybedecek vakit yok! Hayalindeki dondurma şehrini hemen kur, üretime geç ve onlarca eşsiz dondurma ile rakiplerine fark at!​

Eğlencenin Yeni Adı: Aslan Max’ın Fabrikası!

Online oyun anlayışına yepyeni bir boyut getirecek olan Aslan Max oyunları, her yaştan kullanıcılarıyla buluşuyor. Max ve arkadaşlarının kurduğu fabrikanın ilk dondurmasını üretmek için senin yardımın lazım! Max çiftliğinde birbirinden lezzetli meyveler yetiştirerek dilediğin dondurmayı hazırlayabilir, her seferinde farklı ürünler yetiştirerek çiftliğinini daha verimli hale getirebilirsin.

Oyuna başlamak için ilk ihtiyacın olan şey limon. Dondurma üretmek için ihtiyacın olan her şeyi üretebilir ve markette bulabilirsin. Dondurma yapma oyununda şehrini genişletmek ve yepyeni dondurmalar üretmek için her gün şehrini ziyaret etmeli ve üretimini arttırmalısın.



Aslan Max Oyunları ile Rekabete Hazır Ol!

Dilersen, oyunu oynayan arkadaşlarının şehirlerini dolaşabilir, o şehirlerden yetişen ürün ve hasatları toplayabilirsin. Ürettiğin ürünleri markette satışa çıkarabilir, ihtiyacın olan her şeyi bu alandan satın alabilir ya da takas edebilirsin. İste sana küçük bir ipucu; marketi sık sık ziyaret edip tüm ihtiyaçlarını kolayca elde ederek, rakiplerinden bir adım önde olman mümkün.

En yakın arkadaşlarınla birlikte Aslan Max’a yardım etmek ve yeni başarılara ulaşmak çok kolay! Arkadaşlarınla birlikte oyun oynamak ise çok daha zevkli. Arkadaşlarının şehir ve çiftlikleri hakkında yorumlar yazarak fikirlerini onlara söyleyebilirsin. Bu oyunda hem sevdiğin arkadaşlarına yardım edebilir, hem de onlarla kıyasıya yarışabilirsin. Yepyeni maceralar ve heyecan dolu bir serüven seni bekliyor!



Deneylerin Higga’nın Dondurma Ar-Ge Laboratuvarında Hayat Bulsun!

Aslan Max ve arkadaşlarının dünyasında hayal ettiğin her şeyi yapabilirsin. Higga’nın dondurma laboratuvarı hayalindeki dondurmayı yaratman ve ona dilediğin ismi vermen için eşsiz bir yer! Sana özel tarifler ile rengarenk dondurmalar hazırlayarak en sevdiğin lezzetleri bir araya getirebilirsin. Unutma, burada kararlar tamamen sana ait. Laboratuvarda hemen yerini al, hayal gücünü konuştur, yaratıcılığını herkese göster!



Max’ın heyecan dolu dünyasında seni bekleyenler bunlarda sınırlı değil. Aslan Max Oyunları içerisinde puzzle ve eşleştirme gibi birbirinden farklı oyunlar da seni bekliyor. Çiftliğindeki ürünlerin yetişmesini beklerken bu mini oyunlarla vaktini değerlendirebilirsin. Oyunda hızlıca ilerlemek ve sonraki aşamalarda seni bekleyen sürprizleri görmek için Max dondurma çubuklarında yer alan kodları kullanabilir ve bu heyecanı zirveye taşıyabilirsin.

Aslan Max’ın Fabrikası Dondurma Oyununu indirmek için:


10 Haziran 2016 Cuma

Blogger Sadece Blog İçin Değildir

İlk bakışta yayınların yeniden eskiye doğru sıralandığı klasik bir blog sistemi gibi gözüken Blogger’ı yakından tanıyıp işin içerisine girdiğinizde aslında çok farklı amaçlarla kullanabileceğiniz komple bir içeri yönetim sistemi olduğunu görebilirsiniz.

Örneğin Blogger için geliştirilmiş hazır şablonları kullanarak oluşturulmuş oyun sitelerini, video sitelerini, portföy sitelerini, şarkı sözü sitelerini vs. sıkça görüyoruz. Bunlar dışında yaratıcılıklarını kullanarak farklı projeler üreten kişiler de mevcut. Üstelik bu şekilde AdSense ve diğer reklam modelleriyle ciddi gelirler de elde edilebiliyor.

Bunlara güzel bir örnek olarak gösterebileceğimiz iş başvuruları projesini sizlere tanıtmak isterim.

iş başvuruları


Blogger alt yapısı ve ücretsiz bir tema ile oluşturulan bu sitenin tek maliyeti alan adı. Fakat rağbet gören bir alan iş ilanları ve başvuruları ile ilgili bilgilerin verildiği içerikler paylaşılarak akıllıca bir proje geliştirilmiş.

Blogger ile oluşturulan bu sitede çeşitli firmaların personel alımları ile ilgili bilgiler, başvuruların nasıl yapılacağı gibi içerikler mevcut. Böylece hem insanların ihtiyacı olan bilgi sunulmuş, hem de fırsata çevrilerek güzel ve kazançlı bir proje meydana çıkmış.

Üstelik yüzlerce iş ilanı ve bu ilanlara başvuru formunun bulunduğu projenin  Google Play Store’da bir de Android uygulaması var.

Bir fikriniz mi var?

Sizin de blog yazmak dışında çeşitli proj fikirleriniz olabilir. Eğer Blogger platformu üzerinde bu fikrinizi hayata geçirebiliyorsanız yapmanız gereken tek şey iyi bir domain almak. Siteniz Google sunucularında güvenle barındırılacaktır.

Önünüzde size tanıttığım isbasvurulari.net gibi bir site var. Bu siteyi inceleyerek feyz alabilir, fırsatın nasıl kazanca dönüştürülebileceğini görebilir, farklı projeler için nasıl içerikler üretildiğine bakabilirsiniz.

25 Şubat 2016 Perşembe

Blog Yazarlığından Kitap Yazarlığına

Başlangıcı çok sıradan ve okuduğunuzda kendi hikayenize çok benzediğini düşüneceğiniz fakat sonuna geldikçe “vay bee” diyeceğiniz bir blog yazarı hikayesinden bahsetmek istiyorum. Özellikle yazmak için motivasyonunu kaybeden ve “blog yazıyoruz da ne oluyor” düşüncesindeki blogger arkadaşların mutlaka okumasını öneriyorum.

Kahramanımız Berkay Daçe çoğu blogger gibi içindeki yazma isteğine karşı koyamayarak bunun için en mecra olan bloglara gözünü dikmiş ve birkaç blog yazma girişiminde bulunmuştur. Ve çoğumuzun yaşadığı gibi ilk denemeleri fiyasko ile sonuçlanmıştır. Fakat 2009 Şubat ayında oluşturduğu Daçe Der ki adlı blogunda istediğini başarmış, Facebook’ta karaladıkları ile oluşturduğu küçük kitleyi blogu ile ve daha da arttırmış ve 4,5 – 5 sene kadar düzenli olarak blog yazmaya devam etmiştir.

“Eee bunda ne var? Sıradan bir hikaye” diyebilirsiniz. Evet, buraya kadar her şey sıradan ve çoğumuzun başımızdan geçen bir blog macerası gibi. Fakat Berkay Daçe’nin bir amacı vardır. Yıllardır amatörce yazdığı öykülerini artık bir adım öteye taşımak istemektedir ve blogu buna yeterli görmemektedir. Zira blogunu ziyaret ettiğinizde son postun 2014 yazında yazıldığını göreceksiniz. Neden mi? Sıkı durun, asıl hikaye şimdi başlıyor…

Kahramanımız artık öykülerini kitaplaştırmak ve basılı bir eserle insanların evlerine, kitaplıklarına, zihinlerine girmek için çalışmaya başlamıştır. Ve yıllarca yazmakla amatör olarak ilgilenirken, geçtiğimiz günlerde “Gökdelenin Tepesinden İnsan Manzaraları” isimli bir kitabı yayınlanmıştır.

Gökdelenin Tepesinden İnsan Manzaraları


Kitap ile ilgili detaylara geçmeden önce blog yazarlarına 1-2 cümle yazmak istiyorum. Sizin blog yazmaya nasıl ve neden başladığınızı bilmiyorum. Bazılarımız para kazanmak, bazılarımız vakit geçirmek, bazılarımız da bir sosyal medya fenomeni olmak istiyor. Ancak yazmayı seven her bloggerın bir gün kendi kitabını çıkarmayı istediğinden eminim. İşte karşınızda somut bir örnek daha. Siz siz olun hayallerinizden vaz geçmeyin ve bunun bu yolda sizin belki de tek referansınız olan blogunuza sıkı sıkıya sarılın.

Ve İşte O Kitap: Gökdelenin Tepesinden İnsan Manzaraları

Kitap şimdilik yalnızca online mağazalarda satışa sunulmuş durumda. Kitapyurdu, Kitapambarı, BKM Kitap, Kitapadresi, Babil, Okuoku gibi sitelerden kitabın basın bültenine ulaşabilir ve kitabı satın alabilirsiniz.

Gökdelenin Tepesinden İnsan Manzaraları


Kitabın konusundan biraz bahsedecek olursam; kendini bir gökdelenin tepesinden bırakmaya karar vermiş bir karakterimiz var ve bu kişi (1. kişi) düştüğü süre boyunca, her geçen katta bir öykü anlatıyor. Yani kitap aslında bir öykü kitabı fakat arka planda öyküler birbirine bağlanıyor.

Gökdelenin Tepesinden İnsan Manzaraları


Kitap hakkında daha detaylı bilgi için kitabın Facebook sayfasını takip edebilirsiniz.

11 Kasım 2015 Çarşamba

Ofis Malzemeleri Nereden Alınır?

Kağıt, kalem ve masaüstü gereçleri ile ofis malzemeleri biter mi? Teknoloji ürünlerinden, mutfak ihtiyaçlarına; kırtasiyeden, mobilyaya kadar uzayan ofis malzemeleri en uygun ve en kısa zamanda nereden alınır, gelin bir göz atalım!

Dükkan dükkan gezip esnaf alışverişi yaparak geleneksel ofis ihtiyaçlarını karşılama dönemi; yerini yeni trend e-ticarete bıraktı. İnsanlar ofis içi için gerekli olan tüm ihtiyaçları, bir o kapıya bir bu kapıya giderek satın almak yerine; web üzerinden bir tıkla alabilir hale geldiler. Özellikle zaman ve maliyetler konusunda kurtarıcı olan bu yeni sistem; tüm firmalara online olarak ofis malzemelerine ulaşabilme kolaylığını getirdi.

Ofis ortamı için ihtiyaç duyulan ofis gereçleri denince, akla ilk olarak fotokopi kağıdı, kartuş, kalem, klasörler, delgeç ve bloknot gibi ufak tefek ihtiyaçlar gelir. Ancak satın almalar bu kadar sınırlı bir kategoriden ibaret olmadığı gibi, ofis alışverişi denince mutfak malzemeleri, temizlik malzemeleri ve gıda ürünleri de akla gelmelidir.


Çıktı alacağınız yazıcıdan, üzerinde bütün çalışmalarınızı yürüteceğiniz masalara; sarf malzemelerinden, gıda tüketim ürünlerine kadar geniş bir yelpazeye uzanan ofis malzemeleri; hem karlılık açısından uygun fiyatlara bulmanız gereken, hem de ofis ortamınız için olmazsa olmaz ihtiyaçlardır.

Ofis malzemeleri ana kategorilere ayrıldığında; ofis kırtasiye malzemeleri, kağıt ürünleri, kartuş ve tonerler, ofis cihazları, mobilya ve hırdavat ve teknoloji ürünleri olarak tek bir çatı altında toplanabilir. Ancak ofis çalışanlarının hijyenik bir ortamda çalışmaları gerektiği ve bu insanların yeme-içme ihtiyaçlarının da olduğu unutulmamalıdır. Tuvalet,mutfak ve ofis içi için gereken tüm temizlik malzemeleri ve çay, kahve molaları için ihtiyaç duyulan gıda ve mutfak malzemeleri de yapılacak ofis alışverişi listesinde yer alacaklar arasındadır.

Müşteri memnuniyetini ön planda tutarak ürünleri stok dahilinde ve uygun fiyatlarla sunan AVANSAS; ofis için ihtiyaç duyduğunuz malzemeleri bulabileceğiniz online ofis marketidir. Oluşturduğunuz ofis alışverişi listesindeki tüm ürünlerin sitede yer alması yanı sıra; sipariş verdiğiniz tüm ürünlerin online markette daima stoklanmış olduğunu bilmek ise, sizi depolama gibi büyük bir dertten kurtarır.

Ofisin baş aktörü olan bilgisayar, monitör ve tamamlayıcı aksesuarlar; kahve molalarını şenlendiren çikolata, bisküvi ve şekerleme gibi gıda ürünleri yanı sıra; mağazalara uçuk fiyatlar ödememeniz ya da ikinci el dükkanları bir bir gezmemeniz için ofis içini dolduran modüler ve kullanışlı tüm mobilyaları beğeninize sunan Avansas.com, bir araya topladığı ofis malzemeleri yanında ofis dekorasyonunuza da katkıda bulunur.





Bir boomads advertorial içeriğidir.

10 Kasım 2015 Salı

Blog Tanıtımı: Teknobeyin

Blog yazarları aynı zamanda iyi birer blog okuyucusudur. Ve eminim ki takip ettiğiniz onlarca blog vardır. Kaliteli ve işini iyi yapan blogları takip etmek kendi blogunuzun gelişimine de faydalı olacağı için zaman zaman güncel bloglar tanıtmaya çalışıyorum.

Bu yazıda tanıtacağım blog olan Teknobeyin, “teknolojinin beyni” sloganına sahip olsa da teknoloji dışında aktüaliteden sağlığa, bilime kadar farklı konularda da güncel içerikler içerdiğinden geniş bir kitleye hitap etmektedir.

teknobeyin

5 yılı aşkın süredir yayın hayatına devam eden Teknobeyin’de Blog Hocam takipçilerinin fazlasıyla ilgisini çekeceğini düşündüğüm 2 kategoriden özellikle bahsetmek istiyorum.

Blogger Kategorisi

Blogger kategorisinde Blogger platformu ile ilgili püf noktaları, eklentiler ve ipuçları paylaşılıyor. Bu kategoriden sizler için seçtiğim yazı şunlar:


Webmaster Çantası Kategorisi

Webmaster çantası kategorisinde web sitesi sahipleri ve yöneticileri faydalı araçlar, bilgiler ve ipuçları paylaşılıyor. Bu kategoriden sizler için seçtiğim yazı şunlar:


Wordpress altyapısını kullanan Teknobeyin oldukça ciddi ve profesyonel bir bakış açısıyla yönetiliyor. Tasarımındaki ve statik sayfalarındaki özene baktığınızda bunu rahatlıkla görebilirsiniz. Zaten 5 yıl boyunca blogu aktif ve belli bir standartta tutmak için böyle bir bakış açısı elzem değil midir?

8 Ekim 2015 Perşembe

SEO’yu Güvenilir Kaynaklardan Takip Etmeliyiz

Blog Hocam’ı açtığım 22 Şubat 2011 tarihinden bugüne internet ve blog dünyası ile ile ilgili pek çok değişim ve gelişim oldu. Teknoloji değişti, trendler değişti, yöntemler değişti, insanların bakış açıları değişti vs.

Yaklaşık 5 yıllık bu süreçte değişmeyen şeyler de var tabi. Örneğin Google’ın ve Google’da ilk sıralarda çıkmanın önemi değişmedi ve değişmeyecek. Dolayısıyla biz bundan 5 sene önce SEO konusuna nasıl kafa yoruyorsak bugün de, yarın da kafa yormaya devam edeceğiz.

Şimdi gelelim esas duruma… Evet SEO’nun önemi ve web yayıncılarının hayatındaki rolü hiç değişmedi hatta arttı ama Google sürekli algoritma güncellemeleri yapıyor yani kendi içerisinde sürekli değişiyor. Bu değişime nasıl ayak uyduracağız?

seo sözlük


SEO’yu Güvenilir Kaynaklardan Takip Etmeliyiz

SEO dediğimiz arama motoru optimizasyonu konusu meraklısı çok olan ve fazlasıyla araştırılan bir konu. Hal böyle olunca pek çok vasıfsız ve bilgisiz pek çok insan sağdan soldan topladığı bilgilerle bizleri yanlış yönlendirip vakit, emek ve para kaybetmemize neden olabiliyor.

SEO konusunda öneri isteyen takipçilerime her zaman söylediğim şeyi bir kez de buradan hatırlatmak istiyorum. SEO ile ilgili yazılan her şeye inanmayın. Yalnızca sektörde tecrübeli şahısların ve ajansların yazdığı yayınları takip edin.

Ben de okuyucuların beklentileri doğrultusunda pek sık olmasa da SEO ile ilgili içerikler paylaşmaya çalışıyorum. Referans olarak da sektörün önde gelen yabancı sitelerini gösteriyorum. Fakat blogunu veya web sitesini arama motorlarında daha üst sıralara çıkarmak isteyenler SEO ile ilgili daha fazla bilgi edinmek hatta hizmet almak istiyorlar. Bu yüzden denk geldiğim SEO uzmanlarını ve SEO ile ilgili Türkçe içeriğe sahip siteleri buradan öneriyorum.

Doyurucu Ve Güncel SEO Makaleleri

SEO hakkında güncel bilgileri takip etmek isteyen arkadaşlara yeni tanıştığım SEO uzmanları; Emre Tonguç - Ahmet Uğur Ege ve siteleri seosozluk.com ile q5digital.com'dan bahsetmek istiyorum.

Kurumsal SEO Danışmanlığı yapan Emre Tonguç ve Ahmet Uğur Ege'nin bunun haricinde; Google AdWords, Sosyal Medya Pazarlama, Website Optimizasyon ve Ölçümleme konularında da şirketlere danışmanlık hizmeti vermektedir.

SEO Sözlük’te SEO başta olmak üzere AdSense, AdWords, Analytics, Wordpress gibi bloggerları ilgilendirecek pek çok konuda güncel makaleler yer almaktadır. q5digital.com ise  profesyonel hizmet almak isteyenler için de çeşitli seçenekler mevcut.

16 Eylül 2015 Çarşamba

Inbound Marketing Ve Bloglar

2011 yılının Şubat ayında oluşturduğum Blog Hocam’da bugüne kadar ısrarla üzerinde durduğum ve sizlere anlatmaya çalıştığım bir konu vardı. Pazarlama…

21. yüzyıl yani dijital çağda artık pazarlama faaliyetleri de dijital ortama taşındı ve biz bloggerlar da dijital pazarlamada önemli bir aracız. Bizi takip eden, ne anlattığımızı önemseyen, önerilerimizi dikkate alan insanlar var. İşte bu durum da markaların iştahını fazlasıyla kabartıyor ve blogları pazarlama stratejilerinde önemli yerlerde konumlandırıyorlar.

Dijital pazarlamanın da kendi içinde farklı çeşit ve yöntemleri olsa geleneksel yöntemlerin yerini insanlara değerli içerik sunarak onları markaya bağlama yöntemi aldı. Bu da “Inbound Marketing”in yükselişi demek.

Inbound Marketing Nedir?

Inbound marketing kavramı size yabancı geldiyse veya ilk kez duyduysanız basitçe anlatmaya çalışayım.


Inbound marketing, bir markanın, hedef kitlesinin ilgisini çekecek, onları cezbedecek içeriklerle bu kitlenin marka veya ürün hakkında daha fazla bilgi almasını, onları potansiyel müşteriye çevirmeyi amaçlayan pazarlama yöntemidir.

Sanırım bu kısa ve basit tanımlama bile inbound marketingde blogların/bloggerların önemi hakkında ipucu vermiştir.

Türkiye’de Inbound Marketing?

Inbound marketing aslında internetin yaygınlaşması ve tüketicilerin değişen satın alma davranışları sonucunda ortaya çıkan bir yöntem. Nasıl mı?

Çok uzağa gitmeyin ve kendinizi düşünün. Bir elektronik eşya veya kozmetik ürün satın alacaksanız. Yapacağınız ilk şey ne? Google’a girip arama yaparak söz konusu ürün veya marka hakkında araştırma yapmak değil mi? Yani artık tüketici araştırıyor, bilgi sahibi olmak istiyor, güvenmek istiyor.

Türkiye’de pek bilinmeyen inbound marketingin yakın zamanda tüm markaların öncelikli pazarlama yöntemlerinden biri olacağını öngörmek zor değil. Şuan için Türkiye’de bu işi cidiye alan ve yatırımlarını bu yönde yapan tek firma Netvent. Kısaca bu firmanın yaptıklarından bahsetmek isterim.

Netvent Ve Inbound Pazarlama

Inbound Pazarlama alanında tüm süreçleri kapsayacak şekilde Türkiye'de hizmet veren ilk şirket olan Netvent, Ankara Hacettepe’de ve İngiltere Read ing’de bulunan ek ib i i le bu alana yönel ik Ar-Ge çalışmaları yapmaktadır. Ar-Ge çalışmalarından ve uluslararası partnerler inden elde ettiği tecrübe i le markalara danışmanlık hizmeti sağlamaktadır. Hubspot, Searchmetrics, Moz, ve LRT gibi dijital dünyanın saygın şirketleri ile sağladığı iş ortaklıkları sayesinde markalara global ve güncel dijital stratejileri oluşturabilmektedir.

Bu arada Netvent’in dijital pazarlama ile ilgili özgün ve oldukça kaliteli içerikler yayınladığı bir blogu da var. Biz bloggerlar için oldukça faydalı içeriklerin yer aldığı bu blogu takip etmenizde de fayda var.

Blog Yazmaya Devam

Inbound marketing çok kanallı bir pazarlama yöntemidir. Fakat şunu da herkes biliyor ki internette görünür olmanın en etkili yolu bloglardır. Bu yüzden bloglar inbound pazarlamada baş rolü oynar.

Markalar kendi bloglarında yayınladıkları içeriklerin yanı sıra hedef kitlesinin takip ettiği bloglarda da içerik yayınlatarak potansiyel müşterilerine ulaşmayı ve onları etkilemeyi hedeflerler. Bu durum bloggerlara 2 farklı fırsat yaratır.

1. Markalara veya onların pazarlama faaliyetlerini yürüten ajanslar blogunuzda içerikler yayınlamanızı ister. Bu da sizin için hem okuyucu kitlenize uygun içerik hem de ekstra maddi kazanç demektir.

2. Markalar kendi blogları için daha fazla içerik üretmeye çalışacaklar. Bu durum kendi yazar kadrolarını kurmayı veya dışarıdan freelance yazarlar ile çalışmalarını gerektirecektir. Kendini ispat etmiş bir blogger iseniz markalar sizinle çalışmak için can atacak, karşılığında maddi olarak sizi tatmin edeceklerdir.

27 Ağustos 2015 Perşembe

Girişim Ve E-Ticaret Meraklısı Bloggerlara

Kişisel veya amatör bloglarla internetin büyülü dünyasına giriş yapan kullanıcılar bir süre sonra bu büyülü dünyadaki gelişmelerin ve fırsatların farkına vararak blog yazarlığını ileri boyutlara taşımak istiyorlar. Girişimcilik, hemen her blog yazarının ilgisini çekmeye başlıyor ve başta e-ticaret olmak üzere fikirleri dahilinde pek çok farklı konuda projeler denemeye başlıyorlar.

Benim de kafamda pek çok dikey e-ticaret sitesi fikri var. Fakat bu iş öyle hazır bir script, domain ve hostingle olacak bir iş değil. Gerek dünyadaki gerek ülkemizdeki e-ticaret sektörünü iyi bilmek, araştırmak, takip etmek, diğer girişimlerden dersler çıkarmak gerekiyor ki ticaret hacmi gittikçe artan e-ticaret sektöründe kaybolup gitmeyelim. Bu sebeple e-ticaret temalı blogları takip etmeniz oldukça faydalı olacaktır. Bu yazıda da Türkçe içerikli yayın yapan ve e-ticaret konusunda faydalı içerikler paylaşan bir blog olan Eticaret Günlüğü’nden bahsetmek istiyorum.

eticaret



Blogu ziyaret ettiğinizde Türkiye ve dünyadan e-ticaret haberleri, basın bültenleri, e-ticaret sitesi sahipleri ve amayı düşünenler için faydalı bilgiler ve özel dosyalar bulabilirsiniz.

Girişim Meraklısı Bloggerlar İçin Güzel Bir Örnek

Eticaret Günlüğü aslında bir blogdan daha fazlası. 3 ana bölümden oluşan bir web girişimi diyebiliriz. Şöyle ki;

1. Yukarıda da bahsettiğim gibi eticaret dünyası ile ilgili pek çok bilgi ve içerik barındıran blog.

2. Eticaret firmalarının listelenerek tanıtımlarının yapıldığı markalar bölümü. E-ticaret sitesi sahipleri firma ekle bölümünden burada yer alabilirler.

3. Çeşitli e-ticaret sitelerinde ve arkaların online mağazalarından yapacağınız alışverişlerde kullanabileceğiniz indirim kuponu ve hediye çeklerinin yer aldığı kupon bölümü.

Gördüğünüz gibi E-ticaret konusuna ilgi duyan bir kişi blog yazmanın yanı sıra ilgi duyduğu konu olan e-ticaret ile ilgili fikirler geliştirerek kendi projelerini hayata geçirebiliyor. Siz de ilgi duyduğunuz konuyla ilgili blog yazmanın dışında geliştireceğiniz çeşitli fikirleri blogunuzla entegre ederek bir web girişimcisi olabilirsiniz.

Bloggerlara Ek Gelir Kazandıracak İçerik Ağı

Eticaret Günlüğü’nün markaları ve blogları buluşturduğu bir içerik ağı var. İçerik ağına katılarak Eticaretgunlugu.com aracılığıyla sizlere sunulan reklam tekliflerini blogunuzda yayınlayarak hem sitenize içerik sağlar hem de kazanç elde edersiniz. İçerik ağına katılmanın avantajları kısaca şöyle:

1- Eticaretgunlugu.com içerik ağında yer alan web site ve bloglar ücretsiz olarak marka sayfasına sahip olurlar. 

2- Eticaretgunlugu.com üzerinde görünürlük elde edersiniz. Özgün içerikleriniz editörlerimiz tarafından değerlendirilerek ilgi çekici içeriklere linkli yayın ile eticaretgunlugu.com üzerinde yer verilir. Bu sayade sitenize trafik sağlarsınız.  

3- Eticaretgunlgu.com tarafından size sunulan reklam tekliflerini değerlendirerek düzenli kazanç elde edersiniz.

4- Sunulan reklam tekliflerine katılıp katılmama hakkınız, siz de saklıdır. Dilediğiniz tekliflerde yer alabilirsiniz.

5- Kazançlarınız için limit beklemek zorunda kalmazsınız. Katılacağınız her teklif için raporlama ve inceleme işleminin tamamlanmasından hemen sonra hızlı bir ödeme alırsınız.

!!! Eticaretgunlugu içerik ağında yer alarak tekliflerden faydalanmak için şu sayfada yer alan kodları blogunuzda görünür bir yere ekledikten sonra devamındaki iletişim formunu kullanarak başvuru yapabilirsiniz.

22 Temmuz 2015 Çarşamba

Matbuu.com İle Blogunuzu Kurumsallaştırın

Eğer bloguyla gurur duyan, onu herkesin duymasını isteyen, bloggerlığı ciddiye alan ve bir blogger fenomeni olmak isteyen biriyseniz bu yazı tam size göre…

Aşağıda tanıtacağım siteyi kullanarak blogunuza özel çeşitli matbaa ürünleri oluşturabilecek ve bu sayede offline yani gerçek hayatta da blogunuzun tanıtımını profesyonelce yapabilecek, markalarla çalışma fırsatları yaratabileceksiniz.

Matbuu.com Nedir?

Matbuu.com ; yüz yüze yürüyen ve gelenekçi bir meslek olan matbaacılığı internet ortamına taşıyarak daha hızlı ve daha ekonomik hizmet almanızı sağlayan bir internet sitesidir.

matbuu


Matbuu.com’da kartvizit, broşür, davetiye gibi baskılı ürünlerin yanı sıra, dijital baskıdan, uv baskıya kadar, promosyon ürünlere kadar geniş bir ürün yelpazesinde baskı hizmeti mevcut. Her üründe ihtiyaca yönelik baskı seçenekleri ve teslimat süreleri gibi çok sayıda seçenek sunarak, istediğiniz ürünün baskısını tedarik etmenizi sağlıyorlar.

Peki bloggerlar matbuu.com’dan nasıl faydalanabilirler?

- Kartvizit
kartvizit


Yapabileceğiniz en temel ve en mantıklı şey bir blogger olarak kartvizit sahibi olmaktır. Profesyonel bloggerların kartvizit kullanımı dünyada çok yaygın. Neden sizin de bir kartvizitiniz olmasın? Matbuu.com’da kendi kartvizitinizi hiç bir tasarım bilgisine ihtiyaç duymadan kolayca tasarlayabilir ya da hazır olan tasarımınızı bastırabilir ve tanıştığınız insanlara veya işbirliği yapma ihtimaliniz olan marka/firma yetkililerine verebilirsiniz. 

- El İlanı / Broşür

broşür


Blogunuzu insanlara duyurmanın en kolay yollarından biri de el ilanları veya broşürler bastırmaktır. Bu broşürlere blogunuzu tanıtan kısa ama etkili yazılar yazarak, insanlarda merak uyandırabilir ve blogunuzu ziyaret etmelerini sağlayabilirsiniz.

- Bloknot
bloknot


Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin hiçbir şey kağıt kalemin yerini alamadı, alamayacak. Hangimiz evde, ofiste, okulda vs. hangimiz küçük not defterleri, bloknotlar, ajandalar kullanmıyoruz ki? Blogunuzun logosu, adresi, iletişim bilgilerinin yer aldığı not bloknotlara sahip olmak güzel olmaz mıydı? Üstelik unları çevrenize hediye ederek blogunuzun tanıtımını da etkili bir şekilde yapabilirsiniz.

- Ve Diğerleri

Blogunuzun tanıtımı için yukarıda bahsettiğim temel ürünlerin dışında antetli kağıt, ajanda, defter, kişisel kitap, sticker,  magnet, kitap ayracı gibi ürünlere de blogunuza özel tasarımlar yaparak tanıtım amaçlı dağıtabilir veya düzenleyeceğiniz blog çekilişlerinde hediye olarak verebilirsiniz.

“Herkesin bir matbaası oldu!” sloganıyla yola çıkan Matbuu.com’u benim gibi ofis veya özel ihtiyaçlarınız için de kolaylıkla kullanabilir, matbaa ve ajans arama derdinden kurtulabilirsiniz.

Üstelik grafik tasarımcıysanız Matbuu.com’da kendinize bir mağaza açarak tasarladığınız ürünleri sergileyebilir, bu tasarım kullanılarak yapılan alışverişlerden gelir elde edebilirsiniz. Detaylar için burayı ziyaret edebilirsiniz.

8 Haziran 2015 Pazartesi

Düşük Bütçeyle Hit Arttırmanın Yolu

Blogunu yeni kuran veya bir süredir blog yazmasına rağmen istediği hite ve takipçi sayısına ulaşamayan bloggerlar kısa sürede bu sayıyı yükseltmek istiyorlarsa ellerini ceplerine atarak popüler sitelerde tanıtımlarını yapmalı veya Google AdWords’ü kullanarak reklam vermeliler. Fakat ne yazık ki bu iki yöntem oldukça maliyetli olabilir. Peki benzer etkiyi benzer sürede daha düşük maliyetle elde etmenin yolu var mı? Kesinlikle evet! Çekiliş düzenlemek…

hediye


Çekiliş Düzenleyerek Neler Kazanırsınız?

- Çekilişe katılan bloglardan backlink kazanacaksınız. Bu sizin arama sonuçlarındaki performansınızı olumlu etkiler.

- Sosyal medyada bol bol tweet ve like kazanacaksınız, hesaplarınızın takipçi sayıları artacak.

- Çekilişe katılan bloglarda blogunuzun tanıtımı yapılmış olacak. Kısa sürede çok fazla hit alacak, takipçi kazanacaksınız.

Peki Tüm Bunlar Nasıl Olacak?

Yukarıda bahsettiğim şeyleri kazanmak için dikkat etmeniz gereken 2 husus var. Birincisi çekilişe katılım şartları, ikincisi ise dağıtılacak hediyeler.

Çekilişe katılım şartlarını zorlaştırmamalısınız ki katılım yükse olsun. Eğer bu çekilişi backlink, hit ve takipçi kazanmak için yapıyorsanız katılım şartlarını şöyle belirleyebilirsiniz:

* Katılım için blogda çekiliş duyurusu yayınlamayı zorunlu kılarsınız. Duyuru metnini de siz yazarsınız. Böylece katılımcı bloglardan backlink almış olursunuz ve duyuru metninin yayınandığı her blogun takipçileri blogunudan ve çekilişten haberdar olur.

* Sosyal medya blogunuzdan daha çok bahsedilmesini ve takipçi sayınızı arttırmak istiyorsanız hesabınızı takip edip çekiliş postunu beğenen ya da tweetleyen kişilere ekstra +1 çekiliş hakkı verirsiniz.

Çekiliş süresince göreceksiniz ki kısa sürede ziyaretçi sayınızda büyük bir artış olacak.

Çekilişte Ödül Olarak Ne Verilebilir?

Çekilişe her yaştan, meslekten ve sosyal statüden insanın katılabileceğini göz önünde bulundurduğumuzda en uygun ödüllerin hediyelik eşyalar olduğunu söyleyebilirim. Bunun için pek çok seçeneği uygun fiyata bulabileceğiniz  bir hediyelik eşya sitesi olan hediyesepeti.com’u öneririm. hediyesepeti.com’da herkese hitap eden ürünler olduğu gibi özel bir kitle veya gün için yapacağınız çekilişlerde verebileceğiniz ürünler de mevcut. Örneğin;

- Yılbaşlarında veya blogunuzun yıl dönümlerde düzenleyeceğiniz çekilişler için Yılbaşı hediyeleri,
- Blogunuzun okuyucu kitlesi anneler ise bebek hediyeleri,
- Blogunuz yemek blogu ise mutfak hediyeleri,
- Blogunuzun okuyucu kitlesi bayanlar ise bayan hediyeleri

ödül olarak verilebilir. Böylece düşük bir bütçeyle kısa sürede blogunuzu tanıtabilir, hitinizi ve takipçi sayınızı arttırabilirsiniz.

22 Mayıs 2015 Cuma

LG G4 ile Mükemmel Görün, Mükemmel Hisset!

LG G4, F 1.8 diyafram aralığı ve 16 MP kamera özelliği ile düşük ışık ve portreler için ideal olan ultra-parlak lensi kullanarak muhteşem netlik ve ayrıntı ile parlayan harika-profesyonel görünümlü fotoğraflar çekin.


G4
'ün teknolojinin son harikası, kızılötesine duyarlı renk spektrum sensörü, bir fotoğrafın çekilmesinden bir kare önce tüm görünür ışığı analiz eder ve ölçer ve bu sayede bir fotoğrafın renklerinin düşük ışık koşullarında dahi doğal ve canlı görünmesini sağlar. Aydınlık ve karanlığı ayarlayan kamera ayarlarını düzenleyerek her anı bir sanat eserine çevirin, hareketleri daha hızlı dondurun ve daha iyi düşük ışıkta fotoğraf çekin. G4'ün lazer otomatik odaklanma özelliği ve kamera titremesini azaltan gelişmiş bir görüntü sabitleyicisi olan OIS 2.0 ile hızlı ve net fotoğraflar çekin.

Mükemmel selfie'yi yakalamak için ideal olan bu sınıfının en yüksek kalitesine sahip 8 MP ön kamera, LG'nin eğlenceli ve kullanımı kolay Hareketle Çekim ve Tanıma özelliklerini barındırıyor.


IPS Quantum Ekran
, zengin ve orijinal renklerde ve şaşırtıcı düzeyde aslına uygun yüksek kontrastlı canlı görüntüler üretir.  Ayrıca, ekranın gün ışığında kolaylıkla görünür olmasını sağlamanın yanı sıra, pürüzsüz ve hızlı tepki sağlayan In-cell Touch Display teknolojiden de yararlanır.

Sanatsal bir hassasiyetten esin alan G4'ün birinci sınıf arka kapakları metalik gri, seramik beyaz, parlak altın ve buğday deri şeklinde sunulmaktadır. Şık renkli arka kapaklar, dokusal olarak işlenmiş diziler şeklinde ayırt ediciliğe sahiptir ve deri seçenekleri, özel iplikle dikilmiş bir dizi ayırt edici renk ve özellik ile sunulmaktadır.

Detay için: http://www.lg.com/tr/smart-phones/lg-LGH815TR

 

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

12 Mayıs 2015 Salı

Doğuş Otomotiv Trafik Hayattır!

Emniyet kemerinizi bağlayın, hayattan kopmayın! 
Çünkü Trafik Hayattır!



Faaliyet gösterdiği alanla yakından ilgili, trafik güvenliği konusunda toplumda uzun soluklu bir kültür değişimi yaratmayı hedefleyen Doğuş Otomotiv, kurumsal sorumluluk platformu Trafik Hayattır ile 10 yılı aşkın süredir trafik güvenliği bilincini arttırmak için çalışıyor.

 

Günlük hayatımızda sürücü, yolcu veya yaya olarak yer aldığımız trafikte yaşanan kazaların ancak her yaş grubundan bireylerin trafikteki davranış ve alışkanlıklarını kapsayacak bir trafik güvenliği kültürünün oluşturulmasıyla önleneceğine inanan Doğuş Otomotiv, Trafik Hayattır Platformu üzerinden çocuklar, gençler ve yetişkinlere yönelik farkındalık ve bilinçlendirme eğitimlerini hayata geçirmeye odaklanıyor.

 

 

Bu kapsamda, Trafik Hayattır Platformu trafik güvenliğinin en önemli temel unsurlardan biri olan emniyet kemeri kullanımı alışkanlığının yaygınlaşması için kamu spotu, radyo spotları gibi iletişim faaliyetlerine bir yenisini daha ekledi. Emniyet kemeri kullanımının önemini vurgulayan animasyon filmi ile hem yetişkinlere hem de çocuklara mesaj vermesi planlanıyor. Trafik Hayattır’ın yeni animasyonunda emniyet kemeri kullanılmazsa sürücü ve yolcuların başına gelebilecek tehlikeler esprili bir dille anlatılıyor.

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

28 Nisan 2015 Salı

Bir Başarı Hikayesi: Fazlıkızı

Bazen başınızdan geçen bir olay veya aklınıza gelen bir fikir sizi adım atmaya teşvik eder. Günümüzde bu adımlardan biri de blog yazmaktır. Neden mi? Aklınızdakileri, içinizdekileri paylaşmak istersiniz. Bşkalarının da fikirlerinizden haberdar olmak istersiniz. İlk zamanlar kendi yazdığınızı kendiniz okuyormuşsunuz gibi hissedersiniz ama bir gün bakmışsınız yüzbinlerce kişinin tanıdığı bir blogger olmuşsunuz. İşte böyle bir başarısı hikayesini paylaşmak istiyorum sizle. İster ders alın, ister feyz alın, ister kıskanın :) Size kalmış…

 

Fazlıkızı…

 

Söz konusu başarı hikayesinin arkasındaki isim Yelda Hanım ve blogu Fazlıkızı. Henüz çocuk yaşında başarısız bir denemeyle başlayan yemek macerası zamanla yapmaktan keyif alınan bir hobiye dönüşmüş ve öğrenilenler, deneyimlenenler Fazlıkızı isimli blogu ortaya çıkarmış.

 

fazlikizi

 

Blogun sahibi ve yazarı olan Yelda Hanım, yazının başında verdiğim gibi ilk zamanlarda yazdıklarını sadece kendisi okuyormuş gibi hissetmiş. Fakat belli bir süre sonra kalabalık bir kitlenin takip ettiği, blog ödüllerinde dereceler elde eden popüler bir blog haline gelmişti.

 

2010 yılından beri yayında olan Fazlıkızı; hergün binlerce kişinin ziyaret ettiği, sosyal medya hesaplarında binlerce takipçisi olan Türkiye’nin önde gelen yemek bloglarından.

 

Üstelik en.fazlikizi.com olarak yeni açtılan ingilizce bölümüyle de hem yabancı trafik çekme, hem de ülkemize özgü yemekleri yabancılara tanıtması tebrik edilecek bir hamle.

 

Fazlıkızı’nın Başarısının Altında Yatan Sebepler

 

“Yemek tarifleri” konusu en çok rekabetin olduğu konulardan biri. Fakat Fazlıkızı bu yoğun rekabet ortamında ayakta kalmayı başarmış ve konusunun en iyi, en popüler bloglarından biri olmayı başarmış. Yıllardır bloglara kafa yoran dışarıdan bir göz olarak Fazlıkızı’nın başarısının altında yatan sebepleri tespit edip sizlerle paylaşmaya çalıştım. Blog yazmaya yeni başlayanlara yardımcı olacağı kanaatindeyim.

 

- Düzenli Ve İstikralı Çalışma: Yelda Hanım blogunu ciddiye alarak içeriği güncel tutmak adına sürekli ve düzenli olarak çalışmış. Böylece düzenli okuyucunun içerik ihtiyacı karşılanmış.

 

- Araştırma Ve Geliştirme: Evet blogların da ARGE’si olur :) Fazlıkızı’na eklemek üzere yeni tarifler denenmiş, araştırmalar yapılmış, başka mecralarda bulunamayacak tarifler çıkartılarak fark yaratmaya çalışılmış.

 

- Yazı Dili Ve Tonu: İlk maddede bahsettiğim istikrar yazı dilinde de sağlanmış. Belli ki Yelda Hanım’ın yazı dili ve tarzı benimsenmiş, insanlara samimi gelmiş. Bloglar etkileşim üzerine kurulan platformlar olduğu için samimiyet çok önemli.

 

- Sade Tasarım Ve Kolay Navigasyon: İnsanlar Fazlıkızı’nı yemek tarifi öğrenmek ve uygulamak için ziyaret ediyorlar. Dolayısıyla tasarım olabildiğince sade tutularak tarif içerikleri ve görselleri ön plana çıkarılmalı. Fazlıkızı’nda bunu net bir şekilde görebiliyoruz. Ayrıca tarifler kategorilere ayrılarak kullanıcının işi kolaylaştırılmış.

 

Markalaşma yolunda hızla ilerleyen Fazlıkızı’ndan feyz alarak sizi de düzenli blog yazmaya ve kullanıcılar için orijinal içerik oluşturmaya davet ediyorum. Gerisi kendiliğinden gelecektir. Buna emin olabilirsiniz.

13 Mart 2015 Cuma

Murat Dalkılıç Galaxy S6'yı Sizin İçin Keşfetti!

Murat Dalkılıç, Barcelona'da gerçekleşen görkemli Samsung Galaxy S6 lansmanına gitti.  Yaşadığı eğlenceli anları, inanılmaz deneyimleri ve Galaxy S6’nın şahane özelliklerini sizin için anlattı.

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

26 Ocak 2015 Pazartesi

“Kişisel Blog” Kavramının Hakkını Veren Blog

Kişisel blog yazmak zor iş. “Kişisel blog” adı altında yayın yapan her blogun aslında kişisel blog olmadığını, gerek içeriği, gerek de yazım diliyle bazı kriterleri karşılaması gerektiğini söylemiştim. Bu yazımda başarılı bir kişiesl blog olduğunu düşündüğüm bir blogdan ve bu blogun uzun zamandır BH takipçisi olan yazarından bahsedeceğim.

 

Bahsetmek istediğim blogun adı Bloggokhantekin.com ve bu blogun yazarı blogun isminden de anlayacağınız gibi Gökhan Tekin. Blogun içeriğine geçmeden önce yazar arkadaşımızdan ve blogunu neden açtığından kısaca bahsetmek istiyorum.

 

gokhan-tekin

 

Gökhan Tekin Ve Blogu

 

1986 Hatay doğumlu olan Gökan Tekin kuhasebe mesleğiyle uğraşmasına rağmen çoğumuz gibi web dünyasının cazibesine kapılmış ve çeşitli web sitesi oluşturma girişimlerinin ardından Şubat 2014 tarihinde şuanki kişisel blogu olan Blog Gökhan Tekin’i kurmuş.

 

Blogunu kurma nedenini ise şu şekilde anlatıyor Gökhan Tekin:

 

Öncelikli amacım insanlara faydalı olabilmek , kendimi blog yazarlığında geliştirmek yeni ve özgün yazılar yazmak , yaşadığım olaylar karşısında nasıl çözümler buluyorum neler yapıyorum en zor zamanlarda dahi neler yapıyorum onlardan bahsedeceğim. her blog yazarı mutlaka kendini geliştirdiği konuda blog yazarlığı yapar yani blog'unda daha çok mesleğiyle veya uzman olduğu alan ile ilgili makaleler yazar benim mesleğimde muhasebe bende her zaman olmasada arada sırada muhasebe ile ilgili bilgiler vermeye çalışacağım.

 

Kendi özel alan adına sahip olmasına Blogger alt yapısını kullanan Gökhan Tekin bunun nedenlerini şu şekilde sıralamış:

 

- Üyelik sistemi çok kolay ve Türkçe olduğu için

- 1 adet üyelik ile birden fazla blogger açabildiğim için

- Google'ye ait bir sistem olması ve güvenlik açısından çok iyi bir özelliğe sahip olduğu için

- Seo açısından ve index hızının çok hızlı olmasından dolayı

- Ücretsiz olduğu için ( fakat ben  ....blogspot.com. uzantısının görünmesini istemediğim için özel domain alarak yönlendirme yaptım sadece hosting almadım hosting'i Google'den kullanmış oluyorum)

- Beğendiğim bir Blogger widget'ini kolayca uygulayabildiğim için

- Yazı , resim ve video eklemesinin kolay olmasından dolayı

- Şablonda bir düzeltme yapacağım zaman bunu kolayca yapabildiğimden dolayı

- Yedekleme işlemini kısa sürede yapabildiğimden dolayı ve çok basit olmasından dolayı

 

Neden Blog Gökhan Tekin’i Takip Etmenizi Öneriyorum?

 

Yukarıda da değindiğim gibi Gökhan Tekin kişisel blogunda kendi hayatı, düşüneleri, yaşadıkları, deneyimleri hakkında samimi ve akıcı yazılarıyla blogunu güncel tutarak kişisel blog kavramının hakkını veriyor. Bunların yanı sıra blog yazarlığı ve Blogger ile ilgili tecrübelerini de zaman zaman palaşıyor. Kendi deneyimleri olduğu için özgün ve faydalı içerikler olauyor bunlar. Birkaç örnek vermek gerekirse;

 

- Bir zamanlar kullandığı orijinal ve şık yazar bilgi kutusunun kodlarını blogunda herkesle paylaşmış.

 

- Şurada ve şurada bloglarının vazgeçilmez öçğelerinden menü paylaşımları yapmış.

 

- Yine blogların vazgeçilmez öğelerinden olan sosyal medya butonları için de şurada ve şurada iki farklı alternatif sunmuş.

 

- Gökhan Tekin’in blogunda Blogger eklentilerinin yanı sıra ilginizi çekeceğini düşündüğüm blog yazarlığı ile ilgili ipuçları ve deneyimleri de okuyabilirsiniz. Örneğin içerik & tasarım ikilemi ile ilgili yazdığı şu yazıyı okyup tartışmaya katılabilir, blog yazmanın kendisine neler kazandırdığını okuyabilir veya blog yazarken dikkat edilmesi gerekenleri anlattığı şu videoyu izleyebilirsiniz.

 

Benim Blog Gökhan Tekin ile ilgili söyleyeceklerim şimdilik bu kadar. bloggokhantekin.com adresini ziyaret ederek blogun diğer yazılarını keşfetmek sizden.

22 Aralık 2014 Pazartesi

Blogunuzla Bağınızı Koparmayın

Herkesin blog yazmaya başlama hikayesi farklı olabilir. Kimi bir heves için başlar, kimi içini dökmek için, kimi bir internet fenomeni olmak için, kimi de gelir elde etmek için. Blog yazmaya başlama sebebi ve hikayesi ne olursa olsun geldiğimiz nokta aslında aynıdır. Zamanla gelen ziyaretçiler, bırakılan yorumlar, alınan reklam teklifleri… Artık blogunuz sizin yanı başınızdan asla ayırmak istemeyeceğiniz bir oyuncağınız hatta bir çocuğunuzdur. Her an ziyaret emek, yorumları kontrol etmek, sosyal medya hesaplarını güncellemek, maillere cevap vermek istersiniz.

 

Yıllar önce bunları yapmak için bir laptop ve internet bağlantısı gerekirken artık cebimizde taşıyabildiğimiz akıllı telefonlarla blogumuzla her an birlikte olabiliyoruz. Bu yüzden her bloggerın bir akıllı telefonu olması gerektiğini düşünüyorum. Akıllı telefonu olmayanlar ve yenilemek isteyenler için de ekonomik, şık ve işlevsel bir cihaz önermek istiyorum.

 

Vestel Venus 5.0 X ile Blogunuzla Bağınızı Koparmayın

 

Sizlere tanıtmak istediğim Vestel Venus 5.0 X tamamen yerli üretim ve A Design Award & Competition, Plus X Award gibi prestijli tasarım yarışmalarında kendi kategorisinde ödüller almış bir ürün.

 

5.0 X TEL

 

Vestel Venus 5.0 X’in yerli üretim olduğundan bahsetmiştim yukarda. Yerli üretim olmasının etkilerini melodilerde, temalarda ve içeriklerde rahatlıkla görebiliyorsunuz. Örneğin Türkiye’nin 7 bölgesini temsil eden yöresel ezgilerden birini melodi olarak seçebilir, sadece Venus telefonlar için hazırlanmış Mevlevi ve Terapi temalarını kullanabilir, ihtiyacınıza göre “Sürüş Modu, Uyku Modu, Çocuk Modu ve Toplantı Modu”  gibi modlar arasında kolayca geçiş yaparak kullanım kolaylığını üst boyutlara taşıyabilirsiniz.

 

Gelelim en çok merak ettiğiniz konulardan biri olan fiyat konusuna. Akıllı telefonlara binlerce lira verilmesi taraftarı değilim. Venus 5.0 X’i önermemdeki en büyük etkenlerden biri de fiyat/performans oranı. Bu kadar özelliğe ve performansa rağmen 649 TL fiyat gerçekten çok cazip. Venus 5.0 X’e Vestel mağazalarından, Vestel’in Vestel e-mağazasından ve Turkcell İletişim Merkezleri’nden kolayca ulaşabilirsiniz.

 

Yukarıda Venus 5.0 X’in fiyatının özellikleri ve performansı fazlasıyla karşıladığnı yazdım. Dilerseniz 649 TL’ye nasıl bir akıllı telefon sahibi olacağınızdan bahsedeyim.

 

Vestel Venus 5.0 X’in Özellikleri

 

  • Siyah veya beyaz renk seçeneği ve 5.0 inç ekran boyutu.
  • 540x960 ekran çözünürlüğü ve yüksek görüntü kalitesi.
  • 8 MP arka, 2 MP ön kamerası. Üstelik hiç bir uygulamaya gerek duymadan uygulayabileceğiniz efektler ve ayarlarla QR kod okuyucu da mevcut.
  • Android 4.3 işletim sistemi ve Dört çekirdekli, 1.2GHz Qualcomm Snapdragon 200 işlemci ile yükek performans.
  • Rahatlıkla her türlü uygulama ve oyunu çalıştırmanızı sağlayacak 1GB RAM ve 8GB ROM bellek.
  • Micro SD ile belleği 32 GB’a kadar çıkarabilme imkanı.
  • Micro USB girişi sayesinde farklı cihazlarda bağlantı kurma imkanı.
  • !!! Akıllı telefonlarda en büyük sorunun çabuk şarj bitmesini olduğunu bilirsiniz. Fakat Venus 5.0 X’in fazla güç tüketmeyen Snapdragon çipseti ve pil ömrü optimizasyonuna sahip olması sayesinde enerji tasarrufu sağlanıyor. Böylece cihaz, 1 tam gün boyunca rahatlıkla kullanılabiliyor.
  • Son olarak Vestel’in kendi uygulama ve hizmetlerinden bahsetmek istiyorum. Venus 5.0 X’in içindeki uygulamalardan Smart Remote ile telefonunuzu Vestel Smart TV kumandası olarak kullanabilir, faydalı ve eğlenceli bilgiler içeren Vestel Takvim uygulaması ile çeşitli sürpriz hediyeler kazanabilir, Smart Center uygulaması ile telefonunuzdaki resim, video ve müziklerinizi Vestel Smart TV’ye aktarabilirsiniz.
  • Ayrıca Vestel Cloud servisi ile 10 GB‘lık depolama alanı Venus Akıllı Telefon kullanıcıları için 2 yıl boyunca ücretsiz olarak sunuluyor.
  • !!! Venus 5.0 X’in Bluetooth ve GPS desteğinin yanında Wi-Fi ve 3G ile internete bağlanma imkanı mevcut. Ancak görüntülü konuşma ile ilgili yanlış bilinen bir konuya açıklık getirmek istiyorum. Görüntülü konuşma bir telefon özelliği değildir. Telefonlara yüklenen Skype, Tango, Viber gibi uygulamalar aracılığıyla yapılır. Tüm bu uygulamaları Venus 5.0X’in içindeki Google Play’den ücretsiz indirebilirsiniz.

 

Ne dersiniz? Bu özelliklere bu fiyat sizce de çok cazip değil mi? Blogundan ayrı kalmak, bağını koparmak istemeyen bloggerlar için oldukça uygun bir akıllı telefon Vestel Venus 5.0 X. Akıllı telefon almak isteyenlerin mutlaka inceleyip değerlendirmeleri gerektiğini düşünüyorum.

24 Ekim 2014 Cuma

Allianz Kurumsal İletişim’de Fark Yaratmış!

Blog Hocam’ın sloganında da belirttiğim gibi 3.5 senedir üzerinde durduğum esas konu “daha iyi bir blog sahibi olmak”. Blogunuzu geliştirmek için bugüne kadar yüzlerce ipucu ve yöntem paylaşmışımdır. Fakat türü ve konusu ne olursa olsun her blog için geçerli bazı temel kavramlar olduğunu düşünmüşümdür her zaman. Neler mi? Fark yaratmak, doğal olmak ve iletişim kurmak. Bana göre bu üç kavram iyi bir blog/blogger olmanın temelidir. Tasarım, SEO, blog araçları gibi detaylar bu 3 temelin üzerine inşa edilmelidir.

 

Fark yaratmak, doğal olmak ve iletişim kurmak… Üzerinde durduğum bu üç kavramın gerekliliği sadece bloglar için değil, iş dünyasında pek çok sektörde başarılı olabilmek için de geçerli değil midir? Gıdadan, tekstile, inşaattan, medyaya kadar şirketlerin ve markaların stratejilerini incelediğinizde fark yaratan, doğal olan, hedef kitlesiyle iyi iletişim kuranların her zaman göz önünde ve başarılı olduğunu görürüz.

 

Blogların ve blog dünyasının, gerçek hayatla pek çok bağlantısı olduğunu iddia etmiş, gerçek hayattan aldığım ilhamları ve karşılaştığım başarı hikayelerini blog yazarlığına da uygulayarak hem öneri, hem olarak sizlerle paylaşmış, hem de bizzat kendi blogumda uygulamaya çalışmışımdır.

 

Yine sizlere ilham olması ve örnek teşkil etmesi açısından son zamanlarda sosyal medyada çok sevilen ve fenomen olma yolunda ilerleyen bir proje ve marka iletişim stratejisinden bahsedeceğim.

 

Söz konusu firma Allianz Türkiye ve sektör hepinizin bildiği gibi sigorta sektörü. Çoğumuz sigorta sektörü ve firmalarıyla genellikle zor zamanımızda yani işimiz düştüğünde tanışırız. Ve genellikle bu firmalarla kafamızda soru işaretleriyle çalışmaya başlarız. Peki bir sigorta şirketi dikkat çekmek, insanların kafalarındaki soru işaretlerini kaldırmak, faaliyetlerini daha iyi anlatmak için neler yapabilir?

 

Sorunun cevabını aslında yukarıda verdim. Üç temel kavram olan fark yaratmak, doğal olmak ve samimi bir diyalog kurmak üzerine iletişim stratejisi belirleyerek bu doğrultuda hareket etmek. İşte Allianz Türkiye de tabiri caizse içine kapanık bir sektör olan sigorta sektöründe tabuları yıkarak “dışavurumcu şirket” anlayışını sektöre kazandırıyor.

 

Allianz -2

 

İletişim stratejisi doğrultusunda yaptıkları paylaşımlar fark yaratmak ve doğallık konusunda, tüm bloggerlara adeta ilham kaynağı niteliğinde. Allianz Türkiye, şirketin tüm İcra Kurulu üyelerini en doğal halleriyle dijital dünyada paylaşarak paydaşlarına ve topluma daha yakın, sıcak ve sosyal bir marka olma hedefinde ne kadar samimi olduğunu gösteriyor.

 

Allianz -9

 

Nev-i şahsına münhasır insan Ayhan Sicimoğlu’nun sürpriz baskınını konu alan iletişim çalışması kısa zamanda çok sevildi ve Allianz’ın doğallık, şeffaflık ve farklılık üzerine kurduğu iletişim stratejisinin doğruluğunu ispatladı. Şundan eminim ki bu fikir ve proje ilerleyen zamanlarda Allianz’ın başarısını ve insanların sigorta sektörüne bakışını olumlu yönde etkileyecektir.

 

 

Bence tüm bloggerlar Allianz Türkiye’nin bu iletişim stratejisinden bir ders çıkarmalı, kendi bloglarına uygulamalılar. Nasıl ki Allianz Türkiye bugüne kadar yapılmayanı yapıp fark yaratıyorsa siz de blogunuzla fark yaratacak stratejiler geliştirmelisiniz.

8 Ekim 2014 Çarşamba

Yeni Samsung Galaxy K Zoom, kamerayı odak noktasına koyuyor

Günlük hayatınızda, seyahatlerinizde ve en önemli anlarınızda size eşlik edebilecek, hem profesyonel bir kamera, hem de telefon özelliklerini bir arada bulunduran Samsung Galaxy K Zoom ile tanışmaya ne dersiniz?

 

Samsung Electronics, kamerasıyla öne çıkan yeni akıllı telefonu Galaxy K Zoom, gelişmiş dijital kamera teknolojisi ile Samsung’un Galaxy deneyimini bir araya getiriyor. Profesyonel kalitede görsel içerik üretme yeteneğine sahip, eğlenceli ve kullanımı kolay Galaxy K Zoom; kolay çekim, gerçek ışık özellikleri gerçek optik zum ve şık tasarımıyla kullanıcılara ihtiyaç duydukları mobil çözümleri sunuyor.

 

 

Kamerayı odak noktasına alan Galaxy K Zoom’un, profesyonel bir kameranın kontrol özellikleri ve fonksiyonlarını sunan gelişmiş teknik kamera sistemi bulunuyor. Galaxy K Zoom’un göz alıcı incelik ve şıklıktaki gövdesinde bulunan, kasa içinde gizlenebilen lens teknolojisi 10x optik zum yapabiliyor. Ayrıca 20,7 megapiksellik BSİ CMOS sensör, ultra net ve ayrıntılı görüntüler oluşturuyor.

 

Düşük ışık şartlarında mükemmel sonuçlar sağlayan cihaz, hareketin neden olduğu bulanık görüntüyü önleyen Optik Görüntü Sabitleyici (OIS) özelliğine de sahip. Bu özelliklerle, cihazla optik zoom yapıldığında ve düşük ışık ortamlarında bile canlı ve net fotoğraf ve videolar (Full HD) çekebiliyor. Ayrıca cihazın Xenon flaşı, LED’lerden daha parlak bir ışık vererek görüntü kalitesini artırıyor ve doğal bir parlaklık veriyor. Bu sayede yetersiz ışık olan yerlerde bile Galaxy K zoom ile çok daha net ve kaliteli fotoğraflar çekebileceksiniz.

 

Bu kadar gelişmiş kamera özelliğinin yanında bir çok fonksiyonu da entegre eden Galaxy K zoom’un en dikkat çekici özelliklerini sizler için derledim;

 

  • Hassas ışık ve netlik dengesi sağlayan  AF/AE (Otomatik Odak/Otomatik Pozlama) Ayrımı
  • Optimize edilmiş 5 farklı filtre ayarı sunan yeni nesil Pro Suggest moduyla; farklı bir filtre uygulaması kullanmanıza gerek kalmıyor!
  • Kullanıcılara selfie çekimlerini kolaylıkla zaman ayarlı olarak yapabilme imkanı veren Selfie Alarm sayesinde çok daha güzel selfieler çekebilirsiniz.
  • Hareketli bir nesneyi odaklanarak ve net bir şekilde çekmek için geliştirilen nesne izleme özelliği ise, sizin için özel olan her “an”ı yakalayabilirsiniz!
  • Galaxy K zoom, bir Galaxy akıllı telefondan isteyebileceğiniz bütün özelliklere sahip. Bu özelliklerden Ultra Enerji Tasarrufu Modu pil tüketimini asgari düzeye indirerek yoğun bir gün içerisinde yaşayabileceğiniz şarj problemini de çözüyor.
  • S Health Lite kişisel fitness koçluğu yapıyor ve formunuzu korumanızda size yardımcı oluyor.
  • Studio uygulaması ise fotoğraf ve videoların kolaylıkla düzenlenmesini sağlıyor.

 

Bu teknik özelliklerin yanı sıra Galaxy K zoom’un tasarımı da oldukça güzel. Kompakt tasarımı sayesinde, üst düzey taşınabilirlik sunan Galaxy K zoom’un ergonomik kavrama özelliğinin yanı sıra şık ve özgün hatları, yumuşak ve rahat bir kullanım hissi veriyor.

 

Galaxy K zoom hakkında detaylı bilgi almak için http://www.samsung.com/tr/consumer/mobile-phone/galaxy-camera/galaxy-camera/SM-C1110ZKATUR adresini ziyaret edebilirsiniz.

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

4 Temmuz 2014 Cuma

Girne Amerikan Üniversitesi ile Kıbrıs’ı Kazan, Kıbrıs ve İngiltere’de oku!

Girne Amerikan Üniversitesi, "Kıbrıs’ı Kazan, Kıbrıs ve İngiltere’de Oku" sloganı ile bütünleşen ve yurtdışı kampüsleriyle de öğrencilerine üç farklı kıtada eğitim fırsatı sunan öncü bir üniversite.


Eğitimde mobiliteye verdiği önem ve uluslararasılaşma sürecinin bir göstergesi olarak Girne Amerikan Üniversitesi; İngiltere, ABD ve Hong Kong’dan sonra küresel kampüslerine bir yenisini ekleyerek Türkiye’de İstanbul yerleşkesini hizmete açmıştır. Bu süreçte Girne Amerikan Üniversitesi, öğrencilerine 3 farklı kıtada eğitim imkânı sunmakta ve "Üç Kıta Tek Üniversite" sloganı ile de bir dünya üniversitesi olma noktasında bir hareketlilik içerisinde olduğunu kanıtlamaktadır.



Kazandıkları ÖSYM bursları ile GAÜ’ye yerleşen öğrenciler, Girne Amerikan Üniversitesi’nin yurtdışı yerleşkelerinde aynı burslarla ve ek ücret ödemeden programlarıyla uyumlu dersler yada ELA’da (English Language Academy) İngilizce dil eğitimi alıyor; geri döndüklerinde ise yurtdışında aldıkları dersleri GAÜ programlarındaki ders yükümlülükleri yerine saydırarak eğitimlerine devam edebiliyorlar.


Eğitimde 30 Yıl...


Geçtiğimiz günlerde görkemli bir törenle 30. Onur Yılı’nı kutlayan Girne Amerikan Üniversitesi için bu sene oldukça özel bir yıl. GAÜ, 2014-2015 Akademik Yılında tam 2260 yeni öğrencisine 7 yıl boyunca kesintisiz ÖSYM Bursu verecek.


GAÜ sosyal ağlarda da çok aktif; bu sene tercih dönemi boyunca facebook.com/girneamerican üzerinden tüm kampüsler ve öğrenci hayatı ile ilgili herşeyi paylaşıyorlar ve tüm sorulara resmi sayfa üzerinden cevap veriyorlar. Twitter takipcilerini de unutmamışlar @girneamerican üzerinden en güncel paylaşımları takip edebilirsiniz.



GAÜ, şu anda küresel dünyanın yükselen meslekleri Denizcilik, Havacılık, Sahne Sanatları, Hukuk, İleri Mühendislik Disiplinleri, Güzel Sanatlar, Mimarlık, İç Mimarlık, Uluslararası İşletme, Uluslararası İlişkiler, Psikoloji, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik, Türkçe Hukuk, Çin Dili ve Edebiyatı, Gastronomi ve Mutfak Sanatları, Sınıf Öğretmenliği, Sağlık Yönetimi, Ergoterapi, Enerji Sistemleri Mühendisliği, Ebelik, İnşaat Mühendisliği ve Sivil Havacılık Ulaştırma İşletmeciliği, Pilotaj gibi programları barındıran; 9 Fakülte, 6 Yüksekokul, 2 Enstitü ve  2 Meslek Yüksekokulu’nda olmak üzere , 69 Lisans 21 Önlisans 48 Yükseklisans ve 17 Doktora programı sunmakta.


GAÜ’den saygın dünya üniversiteleri ile akademik işbirliği ve değişim programları fırsatı!


Girne Amerikan Üniversitesi, kampüsleri ve 200’ü aşkın dünya üniversitesiyle sürdürdüğü öğrenci değişim programları kapsamında, öğrencilerine yaşam boyu hatırlayacakları deneyimlerin kapılarını açmakta.



Uluslararası Denklik ve Tanınma


Girne Amerikan Üniversitesi sağladığı eğitimin kalitesini sürekli olarak geliştirmek için akreditasyonlarını ve üyeliklerini yenilemektedir. GAÜ yerel olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Yükseköğretim Planlama, Denetleme, Akreditasyon ve Koordınasyon Kurulu YÖDAK ve Türkiye Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) tarafından tanınmaktadır. Ayrıca dünyanın bir çok saygın denklik kurullarından akredite olan GAÜ’nün bir çok uluslararası üyeliği de bulunmaktadır.


 

Girne Amerikan Üniversitesi Eduniversal’ın En İyi Üniversiteler sıralamasında yer almaktadır. Avrupa Birliği Yükseköğretim Sistemi içerisinde üniversite eğitimini denetleyen uluslararası eğitim kuruluşu Eduniversal, 153 ülkeden 12 bin yükseklisans programının incelenmesi ve 100 bin öğrenci ile yaptığı “En İyi Yükseklisans Eğitimi Veren Üniversiteler” araştırmasının sonuç raporuna göre GAÜ "En İyi Yükseklisans Eğitimi Veren İlk 100 Üniversite" arasında gösterilmektedir.

 

GAÜ, YÖK onaylı programlarıyla geleceğin pilotlarını yetiştiriyor

 

 

4 yıllık Pilotaj eğitimi alan öğrenciler, GAÜ İstanbul Yerleşkesi Uluslararası Havacılık Akademisi’nde similatör ve uçuş derslerini tamamlayarak Pilot olma hakkını kazanıyorlar. GAÜ’nün, uluslararası standartlarda verdiği eğitimle yetiştirdiği öğrenciler, önümüzdeki 20 yılın en gözde mesleklerinden biri olan havacılık sektöründe kolaylıkla iş bulabilecekler.

 

Kıbrıs, dünyanın en güzel adalarından biri!

 

Kıbrıs Dünya’nın en güzel adalarındandır ve iklimi sayesinde bir tatil ülkesinde eğitim alma şansınız var, üniversite kampüsü plajlara çok yakın mesafede bulunmakta ve kampüse çok renkli bir yaşam hakim. GAÜ, adanın en turistik sahil kenti olan Girne’de kendisine özel plaj ve uygulamalı 5 yıldızlı oteli ile öğrencilerine eşi benzeri olmayan bir eğitim fırsatı sunmaktadır.

 

Peki kampüste hayat mı nasıl? Tanıtım filmleri için youtube.com/girneamerican ve vimeo.com/girneamerican

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.

26 Haziran 2014 Perşembe

Blogunuz Ramazan’a Hazır Mı?

Ramazan Ayı’yla birlikte pek çok alışkanlığımızda olduğu gibi bloglarımızda bazı farklılıklar olacak. Bazılarımız bloglarıyla hiç ilgilenmeyerek Ramazan Ayı boyunca blogunu kaderine terk edecek, bazılarımız Ramazan Ayı’nı fırsata çevirerek blogunun başarısına başarı katacak. Siz ikinci tarafta yani Ramazan’ı fırsata çevirenler tarafında olmak istiyorsanız çalışmaya hemen başlasanız iyi olur.

ramazan

Blogunuzu Ramazan’a Nasıl Hazırlayabilirsinz?

 

Ramazan Ayı için yapılacak hazırlaklar blogun türüne göre değişiklik gösterir elbette ama geçmişteki tecrübelerimizden yola çıkarak genel birkaç öneride bulunabilirim sanırım.

- Öncelikle bir editöryal takvim oluşturun ve içerik planlaması yapın. Ramazan boyunca kaç yazı yayınlayacağınızı, ne sıklıkla yayınlayacağınızı, hangi konularda yazılar yazacağınızı belirleyin ve bunları editöryal takvim üzerine yerleştirin.

- Planlı hareket ettiğiniz için artık önünüzü daha rahat görüyorsunuz. Editöryal takvimde yayınlanma günü yaklaşan yazıyı yazın ve kaydedin. Günün geldiğinde yayınlar, böylece ne yazsam diye düşünme ve yazıyı yetiştirememe derdinden kurtulursunuz.

- Blogunuzu Ramazan’a hazırlamak için yapabileceğiniz bir diğer şey ise blogunuzun tasarımında küçük değişiklikler yapmaktır. Bu aya özel bazı küçük eklemeler ve düzenlemeler okuyucunuzun hoşuna gidecektir. Fakat bu değişiklikleri yaparken geri alınabilir değişiklikler olmasına dikkat edin zira sadece Ramazan’a özel bir değişim yapıyorsunuz.

- Sizlere son önerim Ramazan’a özel aktiviteler yapmanız olacak. Aktivite derken Ramazan’a özel içerikler, belki bir yazı dizisi, belki Ramazan paketi ödüllü bir etkinlik. Aklınıza ne gelirse.

Ramazan Ayı Yemek Blogları İçin Fırsattır!


Ramazan Ayı’nın en güzel yanlarından biri özenle hazırlanan, sevdiklerimizle oturulan sahur ve iftar sofralarıdır. Herkes misafirlerine güzel bir sofra hazırlamak, leziz yemekler sunmak ister. Bu durum yemek bloggerları için büyük bir pazar yaratır. Zira herkes çeşitli yemek tarifleri ve menü önerileri için yemek bloglarına hücum edecek. Bu yüzden yemek blogları Ramazan Ayı’nda herkesten çok çalışmalı.

Blog Hocam’ın eski takipçilerinden ve Türkiye’nin en başarılı yemek bloggerlarından biri olan Kevser Hanım’la blogu için yaptığı Ramazan hazırlıkları hakkında sohbet ederken hepimize örnek olacak profesyonel bakış açısını ve yaklaşımını gördüm. Başta yemek bloggerları olmak üzere tüm bloggerlara örnek teşkil etmesi açısından yaptığı hazırlıkları paylaşmak istiyorum.

- İftar Ve Sahur Menüleri: Yazının başında blogunuzu Ramazan’a hazırlamak için yapılacaklar arasında içerik planlaması ve Ramazan’a özel aktivitelerden bahsetmiştim. İşte Kevser’in Mutfağı’nda bu planlama tek kelimeyle mükemmel yapılmış. Ramazan’a özel gün gün iftar menüleri ve sahur menüleri oluşturularak “bugün ne yapsam” diye düşünen ev hanımlarına çözüm üretilmiş.

- Mobil Uygulamalar: Kevser Hanım Kevser'in Mutfağı adlı yemek blogu ile profesyonel seviyeye geçmiş diyebilirim. Yemek tariflerine daha pratik ve kolay ulaşmak isteyen hanımlar düşünülerek oldukça kullanışlı mobil uygulamalar geliştirilmiş. İncelemek isterseniz: Tarif Küpü IOS UygulamasıTarif Küpü Android Uygulaması

 

- Tanıtım Videosu: Kevser’in Mutfağı’nın artık bir blogdan daha fazlası olduğunu, profesyonel seviyeye geçerek online bir küçük işletmeye dönüştüğünü anlatmaya çalışmıştım. Bu vizyona uyacak şekilde oldukça başarılı bir tanıtım videosu da hazırlanmış:

 

 

Söz Sizde:

Gördüğünüz gibi bloguna sahip çıkan, onu önemseyen bloggerlar olaya profesyonel bakış açısıyla yaklaşarak bir değil, birkaç adım öne çıkmayı başarıyorlar. Peki sizin blogunuz Ramazan’a hazır mı? Blogunuzu Ramazan’a hazırlamak için neler yaptınız veya yapmayı düşünüyorsunuz? Kevser’in Mutfağı’nın attığı adımları ve geldiği noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Paylaşırsanız sevinirim.