3 Aralık 2015 Perşembe

Limk: Bloglar İçin İlgili Yazılar Eklentisi

Blog yazarları için "benzer yazılar eklentisi"nin öneminden defalarca bahsetmiştim. Görüyorum ki kodlarla uğraşmaktan çekindiği için veya blog dünyasına yeni girdiği için bu eklentinin faydalarını idrak etmediği için benzer yazılar eklentisini hala kullanmayan pek çok blogger var.

Blogunuza Neden Benzer Yazılar Eklentisi Eklemelisiniz?

Bu yazıda, kodlarla hiç uğraşmadan blogunuza kolayca ekleyebileceğiniz bir benzer yazılar eklentisini tanıtacağım. Fakat öncelikle bilmeyenler için bu eklentinin öneminden faydalarından bahsetmek istiyorum.

- Bounce Rate: Hemen çıkma oranı olarak da bilinen bounce rate, bir ziyaretçinin blogunuzun her hangi bir sayfasına girdikten sonra başka hiçbir sayfaya geçmeden blounuzu terk etmesidir. Bounce Rate, blogunuzun Google sıralamasını belirleyen önemli faktörlerden biri olduğu için benzer yazılar eklentisi kullanarak ziyaretçilere başka yazılarınızı otomatik olarak önerir, böylece blogunuzu hemen terk etmelerini önleyebilirsiniz.

- Sayfa Görüntülenme Sayısı: Eklenti sayesinde ziyaretçilere otomatik olarak farklı içerikler önerildiği için doğal olarak insanlar daha fazla sayfa görüntüleyecektir. Bu durum hem Google, hem Alexa, hem de blogunuza reklam verecek firma/kişiler için önemli bir kriterdir.

- Sitede Geçirilen Vakit: Bounce rate ve sayfa görüntüleme sayısı ile bağlantılı olarak ziyaretçilerin blogunuzda harcadığı vakit artacak, bu da blogunuzun Alexa ve Google sıralamalarını olumlu etkileyecektir.

- Tozlu Raflar: Blogunuzu ziyaret eden kişiler genellikle ilk sayfalardaki yazılarınızı okurlar. Fakat BH gibi uzun süredir yayında olan bir blogunuz varsa eski yazılarınız muhtemelen hiç okunmaz veya çok az okunur. Benzer yazılar eklentisi ziyaretçilere eski yazılarınızı da önerdiği için geçmiş yazılarınızın da okunma, yorum alma ve paylaşılma sayısı artar.


Limk: Türk Yapımı BenzerYazılar Eklentisi

Yazının başında da bahsettiğim gibi hiçbir kod bilgisine gerek kalmadan, blogunuza kolayca ekleyebileceğiniz bir araç olan Limk, bizim blog dünyasında ilgili yazılar eklentisi olarak bildiğim bir içerik tavsiye aracı. Üstelik yapımcıları Türk.

Bu konuda hizmet veren başka servisler de olduğunu biliyorum lakin Türk girişimcileri desteklemenin anında Limk'i kullanmanızı önermemin oldukça geçerli başka nedenleri de var.

  • Site içi linklerinizi kendi adresi ile değiştirmeden yönlendiriyor.
  • Sitenizin görünüşüne otomatik olarak uyum sağlıyor. Yani fontlar ve sütun genişliklerine uygun olarak içerikler sunuyor. 
  • Yazı altı, sütun ve ya kaydırma çubuğunda sabit olarak içeriklerinizi gösterebiliyor. 
  • Limk kullanıcı panelinde tıklanma oranlarınızı inceleyebiliyorsunuz. Bu şekilde ne kadar fayda sağladığını anlamak mümkün.
  • Yazınızın içinde kullandığınız resimlere göre uygun thumbnail’ler otomatikman üretilip, sunuluyor. 
  • Mobil uyumlu. Cep telefonu ve tabletlere özel bir sunum sağlıyor.
  • Birkaç dakika içinde kurarak aktive edilebiliyor. 
  • Bir hesap ile birden fazla sitenize ekleyebiliyorsunuz.  


Limk Blogger'a Nasıl Eklenir?

1. Adım - Kayıt: Öncelikle Türkçe kayıt sayfasına giderek mail adresi ve şifre ile Limk'e kayıt oluyoruz. Kayıt olmak ücretsiz ve sadece birkaç saniye süren basit bir işlem.

limk kayıt


2.Adım: - Site Ekleme: Kayıt olduktan sonra Limk'i kullanmak istediğimiz blogu hesabımıza ekliyoruz. Blogumuzun adresini yazdıktan sonra resimdeki bilgiler kendiliğinden gelecektir. Bilgiler otomatik olarak gelmediyse kendiniz resimdeki gibi girebilirsiniz.

limk site ekle


3. Adım - Widget Ekleme: Sıra Limk'i bloga widget olarak eklemeye geldi. Bu adıma başlamadan önce Blogger hesabınızın açık olması gerektiği hatırlatmak isterim. Blogumuzu ekledikten açılan sayfada resimde de gösterdiğim gibi Install Widget diye bir link göreceksiniz. Bu linke tıkladıktan sonra açılacak penceredeki Widget ekle butonuna basarak işlemi sonlandırabilirsiniz.

limk widget



Ve Limk'in responsive yani mobil cihazlarla uyumlu eklentisi blogunuza yüklendi. Gördüğünüz gibi kodlarla hiç uğraşmadan benzer yazılar eklentisini blogumuza ekledik.

limk


Detaylı bir şekilde anlatmaya çalıştığım bu işlemin nasıl yapıldığını bir de video olarak izlemek isterseniz "Blogger'a 2 dakikadan az bir sürede ilgili yazılar eklentisi nasıl eklenir?" isimli video anlatımına bakabilirsiniz:





Limk Kontrol Paneli

Limk'e giriş yaptıktan sonra sayfanın üst tarafında kontrol panelinizi göreceksiniz. Kısaca bu panelde neler yapabileceğinizden de bahsedelim.

limk kontrol paneli


- Siteler: Birden fazla blogunuz varsa her biri için ayrı hesap açmanıza gerek yok. Bu bölümden mevcut hesabınıza başka bloglar ekleyebilir ve düzenleyebilirsiniz.

- Widgetler: Buradan eklentinin dikey, yatay ve responsive versiyonları görebilir, blogunuza ekleyebilirsiniz.

- İstatistik: Buradan belirlediğiniz zaman arlığında eklentinin gösterim sayısını, tıklanma sayısını ve tıklanma oranını görerek ne kadar faydalı olduğunu ölçebilirsiniz.

- Dil: Limk'i Türkçe kullanmak için buradan Türkçe'yi seçebilirsiniz.

- Profil: Buradan profilinizle ilgili avatar, şifre, e-mail, bildirim gibi ayarları yapabilirsiniz.


Limk İle Gelir Elde Edebilirsiniz

Son olarak, çok yakında devreye gireceği duyurulan ve ilginizi çekeceğini düşündüğüm bir özellikten daha bahsetmek istiyorum. Kısa bir süre sonra benzer yazılar arasında reklam verenlere ait sponsor içeriklerin bağlantıları gözükecek ve ziyaretçileriniz bu sponsor bağlantılara tıkladıkça hesabınızda para birikecek ve alt ödeme limitine ulaştığınızda parayı alabileceksiniz.

Şuan için bu kadar bilgiye sahibiz. Sistem devreye girdiğinde detaylı bir incelemeyi yine buradan sizlerle paylaşacağım.

18 Kasım 2015 Çarşamba

Kizoa İle Slayt, Video Ve Kolaj Hazırlayalım

Blog yazılarında fotoğraf, video, animasyon, slayt gösterisi gibi görsel öğelerin kullanılmasının öneminden defalarca bahsettik. Bu şekilde oluşturulan içerikler her zaman daha fazla ilgi görür, daha çok paylaşılır.

Bloggerların en büyük sorunu ise bloglarında veya çeşitli projelerinde kullanmak istedikleri bu görsel öğeleri oluşturacak programlara ve bu programları kullanabilecek yetiye sahip olmamaktadır.

Bu durumda devreye her zaman olduğu gibi ücretsiz online araçlar giriyor. Bu yazıda tanıtacağım Kizoa isimli online araç ile sadece birkaç dakikada, ücretsiz ve profesyonel slayt gösterileri, kolajlar, animasyonlar ve videolar oluşturabilirsiniz. Bloggerların çok işine yarayacağını düşündüğüm bu araçla neler yapabileceğinizle ilgili birkaç örnek vermek istiyorum.

Fotoğraf Düzenleme

Neredeyse her yazıda kullandığımız görseller üzerinde oynayarak benzersiz çalışmalar yaratabilirsiniz. Bunun için;

1. “Fotoğraf/Video Ekle” butonuna bastıktan sonra açılan pencereden düzenlemek istediğiniz fotoğrafı seçin.



2. Seçtiğiniz fotoğraf yüklendikten sonra “Düzenle” seçeneğini seçin.



3. Düzenleme ekranında fotoğrafınız üzerinde pek çok oynama yapabilirsiniz. Yüzlerce çerçeveden birini kullanabilir, efektler ekleyebilir veya filtreler uygulayabilirsiniz.



Düzenleme işleminiz bittikten sonra “Kaydet” butonuna basıp, yeni bir kopya oluşturduktan veya mevcut fotoğrafı değiştirdikten sonra fotoğrafı bilgisayarınıza indirebilirsiniz.


Slayt Gösterisi Oluşturma Ve Bloga Ekleme

Kizoa’yı öne çıkaran en güzel özelliklerinden biri web için slayt gösterisi hazırlamaya ve bunu farklı formatlarda kaydetmeye olanak sağlaması. Bunun için;

1. ”"Slayt Gösterisi Yap” butonuna bastıktan sonra açılan pencerede “Şablonlar” ve “En Baştan” seçeneklerini göreceksiniz. Hazır şablonlardan birinde küçük değişiklikler yaparak harika slaytlar oluşturabilir veya sıfırdan kendi slaytınızı oluşturabilirsiniz. Ben hazır şablonları kullanacağım.



2. Sol taraftaki “Durumlar” sekmesinden istediğiniz şablonu seçtikten sonra yan tarafta önizlemesini görebilirsiniz. Önizlemenin hemen altından tercihi göre müziği değiştirdikten veya kapattıktan sonra “İleri” butonuna tıklayın.



3. Sırada slayt gösterisinde gösterilecek fotoğrafları seçmek var. 3 seçeneğiniz var, Facebook hesabınıza bağlanarak oradaki fotoğraflarınızdan seçim yapabilir, bilgisayarınızda kayıtlı fotoğrafları yükleyebilir veya demo fotoğrafları kullanabilirsiniz.



4. Ve slayt gösteriniz hazır. Şimdi sıra bu slayt gösterisini blogunuza ekleyerek ziyaretçilerinizi etkilemeye geldi. Sağ taraftaki seçeneklerden “Kaydet” butonuna tıkladıktan sonra açılan pencereden “Bloga Ekle”  butonuna basın.



5. Ayarlarınızı yaptıktan iframe kodunu kopyalayıp blogunuzda içerisine eklemek istediğiniz yazının HTML bölümüne girin ve slaytın gözükmesini istediğiniz yere iframe kodunu yapıştırın.



Yazıyı yayınla dedikten sonra slayt gösteriniz yazının içerisinde okuyucuları karşılamaya hazır.

Fotoğraflardan Kolaj Yapma

Özellikle bayan bloggerların moda, yemek, kendin yap konulu bloglardında sıkça kullandıkları kolajları siz de kolayca yapabilirsiniz. Bunun için;

1. “Kolaj Yap” butonuna bastıktan sonra açılan pencerede “Tablolar & Sihirli Kolajlar”, “Şablonlar” ve “En Baştan” seçeneklerini göreceksiniz. Hazır şablonlarda ve tablolarda her konuya uyacak kolajlar yapmanızı sağlayan seçenekler mevcut.



2. Sol taraftan itediğiniz şablonu seçtikten sonra yan tarafta önizlemesini görebilirsiniz. Şablonların bazıları hareketli olduğundan tercihinizi yaptıktan sonra “Seç” butonuna basın.



3. Sırada kolaja eklenecek fotoğrafları seçmek var. 3 seçeneğiniz var, Facebook hesabınıza bağlanarak oradaki fotoğraflarınızdan seçim yapabilir, bilgisayarınızda kayıtlı fotoğrafları yükleyebilir veya demo fotoğrafları kullanabilirsiniz.



4. Fotoğrafları seçtikten sonra kolajınız oluşturulacaktır. Fotoğraflarda ve varsa şablondaki metinde istediğiniz değişiklikleri yaptıktan sonra “"sağ alt taraftaki “İndir” butonuna basın.



5. Kolajın boyutunu belirledikten sonra tekrar “İndir” butonuna basarak kolajı .jpg olarak bilgisayarınıza indirebilirsiniz.



Oldukça yüksek çözünürlüklü ve kaliteli, bu kolajı blog yazılarınızda ve çeşitli projelerinizde kullanabilirsiniz.

Daha Fazlası

Kizoa’yı kullanmak için http://tr.kizoa.com/ adresini ziyaret edebilir, Türkçe yardım videolarını izleyerek kullanımı hakkında destek almak için YouTube kanalına bakabilirsiniz.

13 Kasım 2015 Cuma

Blogger Mega Reklam Alanı

Blog yazarak hangi yöntemlerle para kazandığımı anlattığım yazıda bahsettiğim gibi banner reklam bloglar için temel kazanç yöntemlerinden biri. Blogunuzun konusu ne olursa olsun eğer özen gösterdiğiniz, değer verdiğiniz bir blogunuz varsa banner reklam alanlarını kiralayarak para kazanabilirsiniz.

Bunun için blogunuzda bir reklam/sponorluk sayfası olmalı ve burada banner reklam seçeneklerini ve fiyatlarını (tercihen) yazmalısınız.

Eğer kimse reklam/sponsorluk sayfanızdan size ulaşmıyorsa reklam vermek isteyenlerin beklentilerini karşılamıyor olabilirsiniz. Bu durumda size önerim webmaster forumlarına üye olarak buralardaki ilgili bölümlere konu açmanız ve reklam aldığınızı duyurmanızdır.

Blogger’a Reklam Alanı Ekleme

Gelelim başlıkta da belirttiğim reklam alanları mevzusuna. Blogunuzun yan tarafına yani sidebar dediğimiz yere ekleyeceğiniz bu eklenti sayesinde 1 adet 250x50, 4 adet 125x125, 1adet 250x250, 5 adet 50x50 boyutunda reklam alanına sahip olacaksınız. Bu yüzden başlıkta mega reklam alanı diye yazdım.

blogger reklam alanı

 Mega reklam alanlarını blogunuza eklemek için Blogger kumanda panelinize giriş yaptıktan sonra Yerleşim > Gadget Ekle > HTML/JavaScript Gadget yolunu takip ederek aşağıdaki kodları kopyalayın.

<table cellspacing="0" cellpadding="0" width="250" border="0"><tbody>
    <tr height="50">
      <td valign="top" width="250"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-9fWja0lLB6o/VkXSZS3sKyI/AAAAAAAALrI/UUriRPstvy4/s250-Ic42/250x50.png" width="249" height="49" /></a> </td>
    </tr>
  </tbody></table>

<table cellspacing="0" cellpadding="0" width="250" border="0"><tbody>
    <tr height="125">
      <td valign="top" width="125"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-WaR1ZnxOeV0/VkXSZWe_UWI/AAAAAAAALrQ/ajViE8pqkcM/s125-Ic42/125x125.png" width="124" height="124" /></a></td>

      <td valign="top" width="125"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-WaR1ZnxOeV0/VkXSZWe_UWI/AAAAAAAALrQ/ajViE8pqkcM/s125-Ic42/125x125.png" width="124" height="124" /></a></td>
    </tr>

    <tr height="125">
      <td valign="top" width="125"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-WaR1ZnxOeV0/VkXSZWe_UWI/AAAAAAAALrQ/ajViE8pqkcM/s125-Ic42/125x125.png" width="124" height="124" /></a></td>

      <td valign="top" width="125"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-WaR1ZnxOeV0/VkXSZWe_UWI/AAAAAAAALrQ/ajViE8pqkcM/s125-Ic42/125x125.png" width="124" height="124" /></a></td>
    </tr>
  </tbody></table>

<table cellspacing="0" cellpadding="0" width="250" border="0"><tbody>
    <tr height="250">
      <td valign="top" width="250"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-xweAPge3bXc/VkXSZZefvkI/AAAAAAAALrU/cyqNXcA1yBQ/s250-Ic42/250x250.png" width="249" height="249" /></a></td>
    </tr>
  </tbody></table>

<table cellspacing="0" cellpadding="0" width="250" border="0"><tbody>
    <tr height="50">
      <td valign="top" width="50"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-jfCNPWPMOJM/VkXSZ3dgICI/AAAAAAAALrM/nrkTiuyClzE/s50-Ic42/50x50.png" width="49" height="49" /></a></td>

      <td valign="top" width="50"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-jfCNPWPMOJM/VkXSZ3dgICI/AAAAAAAALrM/nrkTiuyClzE/s50-Ic42/50x50.png" width="49" height="49" /></a></td>
      <td valign="top" width="50"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-jfCNPWPMOJM/VkXSZ3dgICI/AAAAAAAALrM/nrkTiuyClzE/s50-Ic42/50x50.png" width="49" height="49" /></a></td>
      <td valign="top" width="50"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-jfCNPWPMOJM/VkXSZ3dgICI/AAAAAAAALrM/nrkTiuyClzE/s50-Ic42/50x50.png" width="49" height="49" /></a></td>
      <td valign="top" width="50"><a href="http://bloghocam.blogspot.com/p/galeri.html"><img  src="https://lh3.googleusercontent.com/-jfCNPWPMOJM/VkXSZ3dgICI/AAAAAAAALrM/nrkTiuyClzE/s50-Ic42/50x50.png" width="49" height="49" /></a></td>
    </tr>
  </tbody></table>

Kırmızı reklam gösterdiğim yerlere bannera tıklayınca açılacak sayfanın URL’sini yazmalısınız.
Mavi renkle gösterdiğim yerlere ise bannerın URL’sini yazmalısınız.

Farklı boyutlarda reklam alanı yaratmamızın nedeni farklı bütçelere hitap etmesi. Reklam alanlarını boyutları küçüldükçe fiyatları da azalacak şekilde aylık veya 3 aylık sürelerle kiralayabilirsiniz.

Okuyuculardan gelen istekler doğrultusunda paylaştı bu banner reklam alanı kodunu. Umarım faydalı olmuştur…

11 Kasım 2015 Çarşamba

Ofis Malzemeleri Nereden Alınır?

Kağıt, kalem ve masaüstü gereçleri ile ofis malzemeleri biter mi? Teknoloji ürünlerinden, mutfak ihtiyaçlarına; kırtasiyeden, mobilyaya kadar uzayan ofis malzemeleri en uygun ve en kısa zamanda nereden alınır, gelin bir göz atalım!

Dükkan dükkan gezip esnaf alışverişi yaparak geleneksel ofis ihtiyaçlarını karşılama dönemi; yerini yeni trend e-ticarete bıraktı. İnsanlar ofis içi için gerekli olan tüm ihtiyaçları, bir o kapıya bir bu kapıya giderek satın almak yerine; web üzerinden bir tıkla alabilir hale geldiler. Özellikle zaman ve maliyetler konusunda kurtarıcı olan bu yeni sistem; tüm firmalara online olarak ofis malzemelerine ulaşabilme kolaylığını getirdi.

Ofis ortamı için ihtiyaç duyulan ofis gereçleri denince, akla ilk olarak fotokopi kağıdı, kartuş, kalem, klasörler, delgeç ve bloknot gibi ufak tefek ihtiyaçlar gelir. Ancak satın almalar bu kadar sınırlı bir kategoriden ibaret olmadığı gibi, ofis alışverişi denince mutfak malzemeleri, temizlik malzemeleri ve gıda ürünleri de akla gelmelidir.


Çıktı alacağınız yazıcıdan, üzerinde bütün çalışmalarınızı yürüteceğiniz masalara; sarf malzemelerinden, gıda tüketim ürünlerine kadar geniş bir yelpazeye uzanan ofis malzemeleri; hem karlılık açısından uygun fiyatlara bulmanız gereken, hem de ofis ortamınız için olmazsa olmaz ihtiyaçlardır.

Ofis malzemeleri ana kategorilere ayrıldığında; ofis kırtasiye malzemeleri, kağıt ürünleri, kartuş ve tonerler, ofis cihazları, mobilya ve hırdavat ve teknoloji ürünleri olarak tek bir çatı altında toplanabilir. Ancak ofis çalışanlarının hijyenik bir ortamda çalışmaları gerektiği ve bu insanların yeme-içme ihtiyaçlarının da olduğu unutulmamalıdır. Tuvalet,mutfak ve ofis içi için gereken tüm temizlik malzemeleri ve çay, kahve molaları için ihtiyaç duyulan gıda ve mutfak malzemeleri de yapılacak ofis alışverişi listesinde yer alacaklar arasındadır.

Müşteri memnuniyetini ön planda tutarak ürünleri stok dahilinde ve uygun fiyatlarla sunan AVANSAS; ofis için ihtiyaç duyduğunuz malzemeleri bulabileceğiniz online ofis marketidir. Oluşturduğunuz ofis alışverişi listesindeki tüm ürünlerin sitede yer alması yanı sıra; sipariş verdiğiniz tüm ürünlerin online markette daima stoklanmış olduğunu bilmek ise, sizi depolama gibi büyük bir dertten kurtarır.

Ofisin baş aktörü olan bilgisayar, monitör ve tamamlayıcı aksesuarlar; kahve molalarını şenlendiren çikolata, bisküvi ve şekerleme gibi gıda ürünleri yanı sıra; mağazalara uçuk fiyatlar ödememeniz ya da ikinci el dükkanları bir bir gezmemeniz için ofis içini dolduran modüler ve kullanışlı tüm mobilyaları beğeninize sunan Avansas.com, bir araya topladığı ofis malzemeleri yanında ofis dekorasyonunuza da katkıda bulunur.





Bir boomads advertorial içeriğidir.

10 Kasım 2015 Salı

Blog Tanıtımı: Teknobeyin

Blog yazarları aynı zamanda iyi birer blog okuyucusudur. Ve eminim ki takip ettiğiniz onlarca blog vardır. Kaliteli ve işini iyi yapan blogları takip etmek kendi blogunuzun gelişimine de faydalı olacağı için zaman zaman güncel bloglar tanıtmaya çalışıyorum.

Bu yazıda tanıtacağım blog olan Teknobeyin, “teknolojinin beyni” sloganına sahip olsa da teknoloji dışında aktüaliteden sağlığa, bilime kadar farklı konularda da güncel içerikler içerdiğinden geniş bir kitleye hitap etmektedir.

teknobeyin

5 yılı aşkın süredir yayın hayatına devam eden Teknobeyin’de Blog Hocam takipçilerinin fazlasıyla ilgisini çekeceğini düşündüğüm 2 kategoriden özellikle bahsetmek istiyorum.

Blogger Kategorisi

Blogger kategorisinde Blogger platformu ile ilgili püf noktaları, eklentiler ve ipuçları paylaşılıyor. Bu kategoriden sizler için seçtiğim yazı şunlar:


Webmaster Çantası Kategorisi

Webmaster çantası kategorisinde web sitesi sahipleri ve yöneticileri faydalı araçlar, bilgiler ve ipuçları paylaşılıyor. Bu kategoriden sizler için seçtiğim yazı şunlar:


Wordpress altyapısını kullanan Teknobeyin oldukça ciddi ve profesyonel bir bakış açısıyla yönetiliyor. Tasarımındaki ve statik sayfalarındaki özene baktığınızda bunu rahatlıkla görebilirsiniz. Zaten 5 yıl boyunca blogu aktif ve belli bir standartta tutmak için böyle bir bakış açısı elzem değil midir?

16 Ekim 2015 Cuma

Öğrenciler Neden Blog Yazmalı? – 6 Makul Sebep

Blog yazarlığı yediden yetmişe günümüzde herkesin zevk alarak yaptığı, para kazanabildiği bir uğraş, bir meslek haline geldi. Çünkü sesini binlercesine duyurabilmek, ücretsiz bir şekilde bile bir bloga sahip olabilmek, her ortamda çalışabilmek ve ilerleyen dönemde blog yazarak para kazanmak mümkün olduğu için bu meslek her geçen gün büyüyerek gelişmeye devam ediyor.

Peki öğrenciler böyle bir uğraşın içerisinde yer almalı mı ? Bir başka deyişle neden öğrenciler blog yazmalı ?

öğrenciler neden blog yazmalı


Eğlenceli zaman sağlar

O kadar ders arasında sıkıştığınız zaman blogunuz imdadınıza yetişebilir. Örneğin kişisel bir yazınıza yapılan olumlu yorumlar ve akabinde gelen etkileşimler sizin keyif almanızı sağlayabilir. Öğretmen kontrol eder mi, ederse kaç alırım, yetiştirmem gerekiyor gibi kaygılarınız olmadığı için harika işle ortaya çıkararak övgüler alabilirisiniz.

Okuma motivasyonunuz artar

Okul döneminde verilen ödevi yapmak zaruri olacağı için bazen keyfinizin yerinde olmadığı zaman bile bazı şeyleri okumak zorunda kalabilirsiniz. Yalnız blogunuzda nasıl yapılır türünde bir yazı paylaşmak istediğiniz zaman aklınıza gelebilecek tüm soruların yanıtlarını yazınıza eklemek isteyeceğiniz için farklı kaynaklardan okuma ihtiyacı hissedecekseniz.

Okudukça kendinizi geliştirecek ve o derece yazınızı güzelleştireceksiniz. Bu durum siz de her yazı yazmadan önce farklı kaynakları okuma gerekliliğini hissettirecek ve okuma alışkanlığı kazandıracaktır.

Yazma yeteneğiniz artar

Hep başımızın tatlı belasıdır kompozisyonlar değil mi ? Aslında her blog yazısı da görsel öğelerle zenginleştirebileceğiniz  bir tür kompozisyondur. O sınırlı zamanda yazma yeteneğinizi geliştiremediğinizi düşünürsek geniş zamanda imla kurallarına uygun, giriş-gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşan iyi araştırılmış bir yazı size hem o konuyu iyi öğretecek hem de yazma yeteneği kazandıracaktır.

Sürekli blogunuzda yazdıkça artık dersleriniz sırasında yazacağınız kompozisyonlar için pratik kazanmış olacaksınız.

Aile içinde kendinizi gösterme fırsatı sunar

Her yaptığınız çalışmayı ya da her düşündüğünüz şeyi “baba bak ben bunu yaptım, bunu çizdim” diyemeyebilirsiniz. Yalnız tek bir adres olarak blogunuzu anne ve babalarınız, dostlarınız bilirse sizin yeteneğinizi, paylaşımlarınızı oradan takip edebilir. Yapacağı yorumlar hem sizin populerleşmenize hem de motivasyonunuza olumlu katkı yapacaktır.

Sosyal çevrenizi artırır

Günümüzde sosyal ağlar sayesinde tanımadığınız onlarca kişiyle etkileşim kurmanız mümkün. Blog yazdığım zaman yüzlerce yeni dürüst insanlarla arkadaşlık ettiğimi söyleyebilirim. Siz de yazılarınızla binlercesinin ortak sesi olabilir ve onlarla etkileşim kurabilirsiniz. Belki de yakınen tanıdığınız arkadaşınızdan alamayacağınız desteği yazılarınız vasıtasıyla size ulaşan birisinden alabileceksiniz.

Yönetim ve liderlik becerisi kazandırır

Kimseye bağlı değilsiniz, kendi işinizin patronusunuz ! İyisiyle kötüsüyle okuyucunun yani müşterinizin tek muhatap alacağı kişi sizsiniz. Müşteri bir soru mu soruyor, yanıtını bulmak sizin işiniz. Blog tasarımında sıkıntı mı var, renkler mi uyumsuz ? O zaman belki bütçeyi kontrol edip bili kişilerden yardım almak gerekir. Daha fazla kişiye mi ulaşmak lazım ? O zaman farklı çalışmalar başlatmalısınız. Bu soruları elbette artırabiliriz.

Bu süreçleri iyi yönetirseniz blogunuzu yönetme ve ona liderlik yapma konusunda iyi olduğunuzu göstermiş olacaktır. Bu da size hayatınızda proje yönetme becerisi kazandıracatır.

Son Sözler

Bir öğrenci olarak bu yazımı sonuna kadar okuduysanız sanırım “ben de blog açmak istiyorum” hevesini taşıyorsunuz. Cesaretli olun, atak olun ve sabırlı olun. Hiç bir gül dikensiz yetişmez, o yüzden kısa sürede binlerce takipçi beklemeyin. Azimli çalışmanızın sonucunu muhakkak alabileceksiniz. Üstelik yeterli hite ve okuyucu kitlesine ulaştıktan sonra adsense ile para kazanma imkanına bile sahip olabileceksiniz.

Unutmadan blog için çalışma yaparken dersleri de ihmal etmek yok !

Ve son sözüm de anne – babalara ! Çocuğunuzun kendi gelişimi için onu blog konusunda teşvik edebilirisiniz. İnternetten onları alı koymak mümkün değil. En azından bu şekilde kendilerine değer katacak bir çalışma içerisinde yer almasını sağlayabilirsiniz.

Yazar Hakıkında: Bu yazı öğretmen, öğrenci ve veliler için faydalı yazılar yazan Eğitim Bölümü sitesi sahibi tarafından Blog Hocam için yazılmıştır.

8 Ekim 2015 Perşembe

SEO’yu Güvenilir Kaynaklardan Takip Etmeliyiz

Blog Hocam’ı açtığım 22 Şubat 2011 tarihinden bugüne internet ve blog dünyası ile ile ilgili pek çok değişim ve gelişim oldu. Teknoloji değişti, trendler değişti, yöntemler değişti, insanların bakış açıları değişti vs.

Yaklaşık 5 yıllık bu süreçte değişmeyen şeyler de var tabi. Örneğin Google’ın ve Google’da ilk sıralarda çıkmanın önemi değişmedi ve değişmeyecek. Dolayısıyla biz bundan 5 sene önce SEO konusuna nasıl kafa yoruyorsak bugün de, yarın da kafa yormaya devam edeceğiz.

Şimdi gelelim esas duruma… Evet SEO’nun önemi ve web yayıncılarının hayatındaki rolü hiç değişmedi hatta arttı ama Google sürekli algoritma güncellemeleri yapıyor yani kendi içerisinde sürekli değişiyor. Bu değişime nasıl ayak uyduracağız?

seo sözlük


SEO’yu Güvenilir Kaynaklardan Takip Etmeliyiz

SEO dediğimiz arama motoru optimizasyonu konusu meraklısı çok olan ve fazlasıyla araştırılan bir konu. Hal böyle olunca pek çok vasıfsız ve bilgisiz pek çok insan sağdan soldan topladığı bilgilerle bizleri yanlış yönlendirip vakit, emek ve para kaybetmemize neden olabiliyor.

SEO konusunda öneri isteyen takipçilerime her zaman söylediğim şeyi bir kez de buradan hatırlatmak istiyorum. SEO ile ilgili yazılan her şeye inanmayın. Yalnızca sektörde tecrübeli şahısların ve ajansların yazdığı yayınları takip edin.

Ben de okuyucuların beklentileri doğrultusunda pek sık olmasa da SEO ile ilgili içerikler paylaşmaya çalışıyorum. Referans olarak da sektörün önde gelen yabancı sitelerini gösteriyorum. Fakat blogunu veya web sitesini arama motorlarında daha üst sıralara çıkarmak isteyenler SEO ile ilgili daha fazla bilgi edinmek hatta hizmet almak istiyorlar. Bu yüzden denk geldiğim SEO uzmanlarını ve SEO ile ilgili Türkçe içeriğe sahip siteleri buradan öneriyorum.

Doyurucu Ve Güncel SEO Makaleleri

SEO hakkında güncel bilgileri takip etmek isteyen arkadaşlara yeni tanıştığım SEO uzmanları; Emre Tonguç - Ahmet Uğur Ege ve siteleri seosozluk.com ile q5digital.com'dan bahsetmek istiyorum.

Kurumsal SEO Danışmanlığı yapan Emre Tonguç ve Ahmet Uğur Ege'nin bunun haricinde; Google AdWords, Sosyal Medya Pazarlama, Website Optimizasyon ve Ölçümleme konularında da şirketlere danışmanlık hizmeti vermektedir.

SEO Sözlük’te SEO başta olmak üzere AdSense, AdWords, Analytics, Wordpress gibi bloggerları ilgilendirecek pek çok konuda güncel makaleler yer almaktadır. q5digital.com ise  profesyonel hizmet almak isteyenler için de çeşitli seçenekler mevcut.

30 Eylül 2015 Çarşamba

Sitenizin Bırakacağı İlk İzlenimi Belirleyen 6 Temel Kriter

Yeni bir site keşfettiğinizi varsayalım, siteye biraz da alıcı gözüyle bakıyorsunuz. Siteye bir daha girecek misiniz yoksa girmeyecek misiniz, bunun kararını hangi kriterlere göre verirdiniz?

ilk izenim


Sitenin Açılış Hızı
  • Site açılırken ziyaretçiyi çok bekletiyor mu?
  • Sitede dolaşırken ziyaretçiyi çok bekletiyor mu?

Sitenin Genel Görüntüsü
  • Tema çok karmaşık mı?
  • Tema göz yoruyor mu?
  • Tema göze hitap ediyor mu?
  • Sitede teknik hatalar var mı?
  • Sitede dil ile ilgili eksiklikler var mı?

Sitenin Genel İçerik Durumu
  • Sitedeki ilk sayfa içerikleri neler, ilgimi çekebilecek bir şey var mı?
  • Sitede en çok okunan yazılar, son yazılar, en çok yorum alan yazılar vs. gösteriliyor mu? Bu yazılar ilgimi çekiyor mu?
  • Sitede hangi kategoriler mevcut?
  • İlgimi çekebilecek bir kategori(ler) var mı? Varsa bu kategori(ler) benim işimi ne kadar görür? Bu kategori(ler) ne sıklıkta güncelleniyor?
  • Sitedeki içerik sayısı nedir? Kategorisi çok olan ama çoğu kategoride içerik olmayan bir site mi? Kategorisi az ama içerikleri doyurucu tarzda bir site mi? Hem kategorisi çok hem de içerikleri bol olan bir site mi?
  • İlgimi çeken bu kategoriler ve içerikler kaliteli mi, içerikler bana ne kadar katkı sağlar?

Sitedeki Sosyal Hareketlilik
  • Sitedeki yazılara yapılan yorumların düzeyi nedir? Sitede in cin top mu oynuyor, yoksa her yazının altında en az 10-15 yorum aldığına kanaat getirebilir miyim?
  • Sitedeki sosyal medya aktivitesi nedir? Eğer yüksek sayısal değerler varsa bu değerlerin hepsi organik midir?
  • Site aktiviteleri sosyal medyada ne ölçüde paylaşılıyor? Siteye girmesem bile sosyal medyadan takip etme imkanım var mı?

Sitedeki Gelir Getiren Unsurlar
  • Sitede reklam var mı? Varsa sitedeki sayısı, yerleşimi kullanıcı tecrübesini nasıl etkilemektedir?
  • Sitede banner reklam var mı? Yani başka kişiler/firmalar para verip reklam alacak kadar sitedeki istatistiksel bazı değerleri iyi buluyor mu?
  • Sitedeki tanıtım yazıları, advertorial içerikler vs. sitedeki içeriklerin önüne geçiyor mu?

Site Sahibi/Site Ekibi
  • İçerikler ne sıklıkta ekliyor?
  • Yorumlara cevap veriyor mu? Cevap verilebiliyor mu? Verilen cevaplar ziyaretçiyi memnun etmiş mi?
  • Karakter yapıları nasıl? Yani ziyaretçiye yaklaşımları nasıl, olumsuz durumlarda nasıl bir tavır sergiliyorlar?
  • Alanında tecrübeli mi? Tecrübesini kanıtlamış mı?

Ziyaretçiler bu ve bunun gibi kriterleri tek tek kontrol etmeseler bile farkında olarak veya farkında olmadan girdikleri sitelerde bu gibi sorulara cevap aramaktadır. Bu gibi soruların cevapları da sezgisel düzeyde açığa çıkmaya başlayınca (yani site ile ilgili bir izlenim oluşmaya başlayınca) ziyaretçi bir sonuca varır. Buna göre de sitede sadece ziyaretçi olarak mı kalacak yoksa belli aralıklarla siteyi ziyaret ederek takipçi olarak devam edecek karar verir.

Yazar Hakkında: siradanyazilimci.com sitesinde ilgilendiğim alanlar üzerine tecrübe ettiğim şeyleri paylaşıyorum.

18 Eylül 2015 Cuma

Etkileyici Başlıklar Yazmanın 5 Püf Noktası

Her gün yüzlerce blogda binlerce içeriğin paylaşıldığı bir dünyada insanların sizin yazılarınızı okumasını nasıl sağlayabilirsiniz? Çoğunuzun aklına aynı şey geliyordur muhtemelen; dikkat çekici bir başlık ile…

Bu yazıda dikkat çekici, etkileyici, merak uyandıran ve muhtemelen yazınızın daha fazla okunmasını sağlayacak bir başlığın nasıl yazılacağıyla ilgi yaptığım araştırma ve edindiğim deneyimleri paylaşacağım.

etkileyici başlıklar


Dikkat Çekici Bir Başlık Nasıl Yazılır?

Yazı başlıkları genelde ihmal edilir, akla gelen ilk cümle ile doldurulur. Halbuki başlık üzerinde fazlasıyla düşünülmeli, her bulunan başlıktan sonra kendi kedine “acaba ben bu başlığı görsem yazıyı okumak için tıklar mıydım?” sorusu sorulmalıdır.

Geçtiğimiz günlerde hakkında bir yazı yazdığım inbound marketing ve content marketing ile ilgili slideshare sunumlarını, infografikleri ve blog yazılarını okuduğumda sektörün içerisindeki insanların başlık yazma konusunda nasıl detaylı araştırma yaptığını gördüm ve sonuçları sizinle de paylaşmak istedim.

1. Sayı Kullanın

Başlıklarda sayı kullanmak bir kural değil elbette ama yapılan araştırmalar konusu ne olursa olsun sayı kullanılan başlıkların daha çok dikkat çektiği ve daha fazla tıklandığını söylüyormuş. Gelin bir örnek verelim:

- İyi blogger olmanın yolları
- İyi blogger olmanın 13 yolu

Bu iki başlıktan hangisi sizin dikkatinizi daha fazla çekti? Bence de başlıklarda sayı kullanıldığında okuyucuyu daha fazla cezbediyor. Sanırım sizce de öyle.

2. İlginç Sıfatlar Kullanın

Zahmetsiz, özenli, eğlenceli, ücretsiz, inanılmaz, temel, kesin, garip sıfatları yazı başlığında ismin önüne elediğinizde okuyucuda bıraktığı etki artacaktır.

- Blogger temaları
- Eşsiz blogger temaları

Örnekte gördüğünüz gibi sıfatlar insanların ilgisini fazlasıyla çekiyor.

3. Özgün Kelimeler Kullanın

Özgün kelimeler derken kullanın derken sizden edebiyatçı gibi davranmanızı istemiyorum merak etmiyorum :) Çoğumuzun kullandığı “şey” diye bir kelime var. Yazı başlıklarında şey yerine nedenler, ilkeler, gerçekler, dersler, fikirler, sırlar gibi daha özgün kelimeler kullanın.

- Sizi daha iyi bir blogger yapacak 5 şey
- Sizi daha iyi bir blogger yapacak 5 sır

Gördüğünüz gibi başlık hem daha profesyonel bir şekle bürünüyor hem de okuyucunun ilgisini çok daha fazla çekiyor.

4. Soru Sorun

Ne, neden, nasıl, ne zaman gibi kelimeler tetikleyici kelimelerdir. Üstelik insanlar genellikle Google ve diğer arama motorlarında soru sorarak arama yaparlar. Böylece başlığınız hem kullanıcı, hem de Google dostu olur.

- Blog trafiğini arttırma
- Blog trafiği nasıl arttırılır?

İçeriğiniz aynı olmasına rağmen başlığı ikinci örnekteki gibi soru cümlesi olarak yazdığınızda arma motorlarından gelen ziyaretçinizde de artış olacaktır.

5. Vaatte Bulunun

Okuyucuya yeni bir şey mi öğreteceksiniz? Daha önce hiç yapmadığı bir şeyi mi yaptıracaksınız? Bunu başlıkta belirtin.

- Ziyaretçi sayısını arttıran taktikler
- Bu taktiklerle ziyaretçi sayınız artacak

Gördüğünüz gibi ikinci örnekte okuyucuya bir vaatte bulunmuş oluyorsunuz. Bu oldukça etkileyici bir yöntem gibi gözüküyor. Tabi abartıya kaçmamak koşulu ile.

Son Sözler

Yazı başlıkları, onca emekle hazırladığınız içeriğin ziyaretçi tarafından okunup okunmayacağını belirleyen en önemli faktör. Bu nedenle yukarıda paylaştığım püf noktalarının da yardımıyla yazı başlıklarınıza daha fazla kafa yormanızı öneriyorum.

Faydalı olması dileğiyle…

16 Eylül 2015 Çarşamba

Inbound Marketing Ve Bloglar

2011 yılının Şubat ayında oluşturduğum Blog Hocam’da bugüne kadar ısrarla üzerinde durduğum ve sizlere anlatmaya çalıştığım bir konu vardı. Pazarlama…

21. yüzyıl yani dijital çağda artık pazarlama faaliyetleri de dijital ortama taşındı ve biz bloggerlar da dijital pazarlamada önemli bir aracız. Bizi takip eden, ne anlattığımızı önemseyen, önerilerimizi dikkate alan insanlar var. İşte bu durum da markaların iştahını fazlasıyla kabartıyor ve blogları pazarlama stratejilerinde önemli yerlerde konumlandırıyorlar.

Dijital pazarlamanın da kendi içinde farklı çeşit ve yöntemleri olsa geleneksel yöntemlerin yerini insanlara değerli içerik sunarak onları markaya bağlama yöntemi aldı. Bu da “Inbound Marketing”in yükselişi demek.

Inbound Marketing Nedir?

Inbound marketing kavramı size yabancı geldiyse veya ilk kez duyduysanız basitçe anlatmaya çalışayım.


Inbound marketing, bir markanın, hedef kitlesinin ilgisini çekecek, onları cezbedecek içeriklerle bu kitlenin marka veya ürün hakkında daha fazla bilgi almasını, onları potansiyel müşteriye çevirmeyi amaçlayan pazarlama yöntemidir.

Sanırım bu kısa ve basit tanımlama bile inbound marketingde blogların/bloggerların önemi hakkında ipucu vermiştir.

Türkiye’de Inbound Marketing?

Inbound marketing aslında internetin yaygınlaşması ve tüketicilerin değişen satın alma davranışları sonucunda ortaya çıkan bir yöntem. Nasıl mı?

Çok uzağa gitmeyin ve kendinizi düşünün. Bir elektronik eşya veya kozmetik ürün satın alacaksanız. Yapacağınız ilk şey ne? Google’a girip arama yaparak söz konusu ürün veya marka hakkında araştırma yapmak değil mi? Yani artık tüketici araştırıyor, bilgi sahibi olmak istiyor, güvenmek istiyor.

Türkiye’de pek bilinmeyen inbound marketingin yakın zamanda tüm markaların öncelikli pazarlama yöntemlerinden biri olacağını öngörmek zor değil. Şuan için Türkiye’de bu işi cidiye alan ve yatırımlarını bu yönde yapan tek firma Netvent. Kısaca bu firmanın yaptıklarından bahsetmek isterim.

Netvent Ve Inbound Pazarlama

Inbound Pazarlama alanında tüm süreçleri kapsayacak şekilde Türkiye'de hizmet veren ilk şirket olan Netvent, Ankara Hacettepe’de ve İngiltere Read ing’de bulunan ek ib i i le bu alana yönel ik Ar-Ge çalışmaları yapmaktadır. Ar-Ge çalışmalarından ve uluslararası partnerler inden elde ettiği tecrübe i le markalara danışmanlık hizmeti sağlamaktadır. Hubspot, Searchmetrics, Moz, ve LRT gibi dijital dünyanın saygın şirketleri ile sağladığı iş ortaklıkları sayesinde markalara global ve güncel dijital stratejileri oluşturabilmektedir.

Bu arada Netvent’in dijital pazarlama ile ilgili özgün ve oldukça kaliteli içerikler yayınladığı bir blogu da var. Biz bloggerlar için oldukça faydalı içeriklerin yer aldığı bu blogu takip etmenizde de fayda var.

Blog Yazmaya Devam

Inbound marketing çok kanallı bir pazarlama yöntemidir. Fakat şunu da herkes biliyor ki internette görünür olmanın en etkili yolu bloglardır. Bu yüzden bloglar inbound pazarlamada baş rolü oynar.

Markalar kendi bloglarında yayınladıkları içeriklerin yanı sıra hedef kitlesinin takip ettiği bloglarda da içerik yayınlatarak potansiyel müşterilerine ulaşmayı ve onları etkilemeyi hedeflerler. Bu durum bloggerlara 2 farklı fırsat yaratır.

1. Markalara veya onların pazarlama faaliyetlerini yürüten ajanslar blogunuzda içerikler yayınlamanızı ister. Bu da sizin için hem okuyucu kitlenize uygun içerik hem de ekstra maddi kazanç demektir.

2. Markalar kendi blogları için daha fazla içerik üretmeye çalışacaklar. Bu durum kendi yazar kadrolarını kurmayı veya dışarıdan freelance yazarlar ile çalışmalarını gerektirecektir. Kendini ispat etmiş bir blogger iseniz markalar sizinle çalışmak için can atacak, karşılığında maddi olarak sizi tatmin edeceklerdir.

11 Eylül 2015 Cuma

Güncel Blog Sitesi Olmak Zor Zanaat

Blog derlemeleri için o blog senin bu blog benim dolaşırken fark ettim ki güncellik kavramı bloglar için çok ciddi bir problem. Özellikle de Blog Hocam gibi belli bir konu aralığında yayın yapan bloglarda.

Blog sitelerinde genellikle karşılaştığım 3 farklı senaryo var. Bu senaryolar kısaca şöyle:

güncel blog sitesi


Senaryo 1 (%70) : Blog sitesi büyük bir hevesle açılır. İlk 3-4 ay her gün bir veya birkaç içerik girilir. Zamanla ziyaretçi, yorum gibi bloggerı motive eden şeylerin eksikliğiyle içerik girme sıklığı azalır ve bir süre blog ya kaderine terk edilir ya da silinip yeni bir blog daha oluşturulur.

Senaryo 2 (%29): Blog sitesi yine büyük bir hevesle açılır ama daha planlı hareket edilir. Yaklaşık 3-4 sene blog güncelliğini korur ve giderek büyümeye devam eder. Blogda her şey yolundadır ama bloggerın hayatında ciddi değişiklikler olmuştur. Okul/iş/evlilik/çocuk/hastalık gibi nedenlerle blog geri plana atılmıştır.

Senaryo 3 (%1): Bu senaryoda bloga bir web sitesinden çok bir girişim gözüyle bakılır, ona göre yatırım yapılır. Bu senaryodaki blogların sahipleri neredeyse tüm mesailerini blogları için harcalar. İnternet onların yaşam tarzıdır ve geçimlerini bu yolla sağlarlar.

Kabul ediyorum 3 numaralı senaryoyu yaşamak bizim gibi boş zamanlarında blog yazanlar için hiç realist değil ama 2 numaralı senaryo ile 3 numaralı senaryo arasında kendi senaryomu yaratabiliriz bence. Nasıl mı?

Sorun belli, bazı nedenlerden dolayı blogu güncel tutamamak… O halde blogu güncel tutmak için yapabileceklerimizi tartışıp bu sorunu ortadan kaldırmaya çalışalım.

#1 Zaman Yönetimi

Zaman yönetimi; üreticiliği ve verimliliği arttırmak amaçlı olarak, belirli aktiviteler üzerinde harcanan zamanı bilinçli bir şekilde kontrol etme yöntemidir. Hepimizin zamanı kısıtlı olduğuna ve bu zamanı doğru kullanmak/yönetmek zorunda olduğumuza göre zaman yönetimi konusunda kendinizi gelişmeniz blogunuza daha fazla vakit ayırmanız ve ayırdığınız vakti daha efektif kullanmanız anlamına gelir. Zaman yönetimiyle ilgili şuradaki ve şuradaki kaynakları incelemenizi öneririm.

#2 İçerik Takvimi

Bloggerların kötü alışkanlıklarından biridir düzensiz içerik yayınlamak. Şöyle ki; bazen hiç içerik üretemediğiniz günler olurken bazı günler 4-5 içerik üretebiliyorsunuz. Böyle zamanlarda o içerikleri hemen yayınlamak yerine basit bir içerik takvimi oluşturup her içeriği yayınlayacağınız tarihi önceden belirlemeniz blogunuzu güncel tutacaktır. Üstelik içerik takvimine sadık kalma psikolojisi sizi daha fazla içerik üretmeye itecektir. Şuraya ve şuraya yüklediğim basit içerik takvimi örneklerini kullanabilirsiniz.

#3 Daha Fazla Teknoloji

Hemen hepimiz masaüstü bilgisayarlarda veya dizüstü bilgisayarlarda blog yazıları yazıyoruz ve siteyi güncelliyoruz. Teknolojinin geldiği bu noktada tablet bilgisayarlardan ve akıllı telefonlardan da destek alabiliriz. Kabul ediyorum bu cihazlardaki uygulamaları kullanarak blog düzenlemek ve güncellemek zor ama elbette bu işin en önemli kısmı içerik üretme k yani yazmak. Pek tabi bilgisayardan uzak olduğumuzda bu cihazları kullanarak içerik yazabiliriz.

#4 Güncel Konuları Takip

Bir blog sitesini güncel tutamamanın nedenleri arasında ilk sıraya vakit ayıramamayı koyarsak yazacak konu bulamamayı ikinci sıraya koyabiliriz. Bu yüzden blogunuzun konusuyla ilgili güncel olayları takip edip blogunuz için güncel yazı fikirleri bulabilirsiniz. Üstelik güncel konular arama motorlarında çok fazla arandığından trafiğinize de büyük katkı sağlar.

#5 İçerik Satın Alma

Kişisel yazan, okuyucu kitlesi oturmuş, kendine has tarzı olan bloglara kesinlikle önermesem de para kazanmak adına blogunu güncel tutmak isteyen kişiler çeşitli içerik ajansları veya freelance içerik yazarlarıyla irtibat kurarak cüzi fiyatlara blogları için yazı yazdırabilirler. Bu kişilere tüm webmaster forumlarından ulaşabilirsiniz.

#6 Bloga Yazar Atama

Tek başınıza blogunuza yeteri kadar vakit ayıramıyor ve güncel tutamıyorsanız birileriyle iş birliği yapmak iyi fikir olabilir. Kendini kitlelere tanıtmak isteyen fakat blog girişimleri başarısızlıkla sonuçlanan bloggerlar blogunuza yazar olma fikrine sıcak bakabilirler.

#7 Misafir Blogculuk

Blogunuza konuk yazar kabul etmek de güncel blog olabilmek için en iyi çözümlerden biri. Tabi seçici davranarak blog yazılarınızdaki kalite standardını düşürmeden. Bunun için blogunuzda bir misafir blogculuk veya konuk yazarlık sayfası oluşturup diğer bloggerların görebileceği şekilde ön plana çıkarabilirsiniz.


Son Sözler

Güncel blog olmak düşünüldüğü gibi her güncel konunun paylaşılması değildir. Güncel blog sitesi okuyucularına aynı standartta ve aynı ölçüde düzenli içerik sunmaktır. Bunu başarıp hem kullanıcıların hem markaların ilgi odağındaki blog olmak da her baba yiğidin harcı değil.

Siz aynı blogu ne zamandır yazıyorsunuz? Güncel tutmak adına neler yapıyorsunuz? Yorum bölümünden paylaşırsanız sevinirim.

8 Eylül 2015 Salı

Türkiye’nin En İyi Makyaj Blogları

Hanımlar, özellikle de genç kızlar arasında moda bloglarıyla başlayan blog yazma çılgınlığı gerek markaların bloggerlara ilgisi, gerek de ziyaretçilerin ilgisi nedeniyle makyaj bloglarına doğru kaymış durumda. Artık blog dünyasında trend moda blogu açmak.

makyaj blogları


Makyaj Blogları Neden Popüler?

Neredeyse tüm hanımların makyaj ve kozmetiğe ilgisi aşikar. Bir ürün kullanmadan önce veya yeni bir ürün keşfetmek istediklerinde öneriler ve deneyimler için Google’da sıkça arama yapıyorlar. Bu da makyaj bloggerları için büyük bir fırsat ve pazar demek. Kullandıkları ürün ve tekniklerle ilgili deneyimlerini paylaşarak hem blog yazma keyfini yaşıyorlar, hem de insanların makyaj ve kozmetik konusuyla ilgili içerik ihtiyacını karşılamış oluyorlar.

Makyaj bloglarının çoğalması ve popüler olmasının altında yatan bir diğer neden ise markaların ve firmaların bu bloglara gösterdiği ilgi. Artık kozmetik sektörünün pazarlama faaliyetlerinde bloglar ilk sıralarda yer alıyor.

Türkiye’nin Önde Gelen Makyaj Blogları

Biliyorum makyaj bloglarının sayısı son zamanlarda çok arttı. Ben de konuyla hiç ilgisi olmayan bir erkek olarak bu blogları değerlendirme şansına sahip değilim doğal olarak. Bu yüzden danıştığım hanımlardan gelen cevaplara dayanarak en iyi 4 moda blogunu tanıtmak istedim. Gerisini siz yorum bölümünden getirirsiniz :)


Merve Özkaynak

Yaklaşık 1 yıl önce Vlogger olarak YouTube kanalıyla paylaşımlarına başlayan Merve Özkaynak, çektiği videoların yanında hazırladığı metin içerikleri paylaşmak için bir blog kurmuş. Sadece bir senede YouTube kanalının 183binden fazla takipçisi olmuş bile. Kendisi bir fenomen olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

Sebi Bebi

Fenomen olmayı başarmış, onbinlerce takipçisi olan Sebi Bebi ile devam edelim. Sebi Bebi 280binden fazla abonesi olan YouTube kanalı için çektiği videoları ve kullandığı ürünler hakkındaki görüşlerini blogunda paylaşıyor. Birçok gazete köşesine ve televizyon programına konuk olan Sebi Bebi, Türkiye’nin en önde gelen makyaj bloggerlarından.

Görkem Karman

Bu yazıyı hazırlamak için yaptığım küçük araştırmada en objektif makyajı bloggerlarını sorduğumda çoğu kişi Görkem Karman’ın ismini verdi. Kozmetik ile ilgili çektiği videoları 155binden fazla abonesi olan YouTube kanalında paylaşan blogger, blogunda paylştığı içeriklerle de oldukça ilgi görüyor.

Makyaj Çantam

Makyajlailgili en eski bloglardan biri olmasından mütevellit hanımların favori makyaj bloglarından biri de Makyaj Çantam. Sıkça güncellenen içeriğinde, makyaj malzemeleri, kozmetik ürünler, ünlüler dünyasından makyaj trendleri ve yeni makyaj ürünlerinin yanı sıra, çeşitli kozmetik ürünlerin değerlendirilmesine de yer verilmektedir.


Daha önce yaptığım blog derlemelerini incelemiş miydiniz?

- Kişisel Bloglar
- Yemek Blogları
- Kitap Blogları
- Gezi Blogları
- Teknoloji Blogları
- Moda Blogları

1 Eylül 2015 Salı

BH Blogger Arama Kutusu

Daha önce Blog Hocam’da kullandığım, HTML ve CSS kodları kullanarak oluşturduğum basit bir arama kutusu vardı. Onu kaldırıp yerine Google’ın kendi arama kutusunu koydum fakat eski arama kutusunun kodlarını isteyen çok arkadaş olduğu için buradan paylaşma ihtiyacı hissettim.

blogger arama kutusu

 Resimde gördüğünüz bu CSS arama kutusunu eklemek için Blogger kumanda panelinize giriş yaptıktan sonra Yerleşim > Gadget Ekle > HTML/JavaScript Gadget yolunu izledikten sonra aşağıdaki kodları yapıştırıp kaydetmeniz yeterli olacaktır.


<div id='arama'>
<form action='/search' id='searchThis' method='get'>
<input id='searchBox' name='q' onblur='if(this.value==&apos;&apos;)this.value=this.defaultValue;' onfocus='if(this.value==this.defaultValue)this.value=&apos;&apos;;' size='20' type='text' value='Aranacak kelime'/>
                  <input id='searchButton' type='submit' value=''/>
</form>
</div>
<style>
#arama {
  float:right;
  width:258px;
  padding-top:50px;
padding-bottom:30px;
padding-left:10px;
padding-right:-0px;
  margin:0 0 20px 0;
background: url(
https://lh3.googleusercontent.com/-Ahg_Mo-oIBs/UHxflUJpGFI/AAAAAAAAESQ/cTIHURTBtn8/s271/s.png)  no-repeat 0px 0px;
  -webkit-border-radius:5px;
  -moz-border-radius:5px;
  border-radius:5px
  height:auto;
border:1px solid #656E75;
color:#000;
font-weight:bold;
}
#searchThis {
background: url("
https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgNSHYnLYDKQRe6QF7tw-d-t7WVHNhOYY8t5F7iapUZ7iUcdKYcW6H7Mq8vvhgm2f3VkPE_0tEyNZYhEgjOAl2LhE11ImAQDzZEG_1jlB_qjdmd9wzIK23Fq-qflp0S2H18f36qZx0rTH0/s1600/search.png") no-repeat scroll 0 0 transparent;
display: inline;
float: right;
margin:0 50px 0 0;
height: 24px;
width: 212px;
padding:2px 0 0 2px;
}
#searchBox, #searchButton {
background: none;
border:none;
}
#searchBox {
width:158px;
color:#bbb;
font-size: 12px;
}
#searchButton{
width:42px;
padding:0px;
cursor:pointer;
}
</style>

Bu arama kutusu HTML ile oluşturulduğundan “Google Custom Serach” deki gibi akıllı değildir ve detaylı arama yapmaz. Aradığınız terim ile blogdaki terimin %100 eşleşmesi gerekir. Eğer görselliğe önem veriyorsanız ve çok fazla içeriğiniz yoksa bu arama kutusunu kullanabilirsiniz fakat işlevselliğe önem veriyorsanız ve blogunuzda çok fazla içerik varsa şuan Blog Hocam’da da olan  “Google Custom Search” ü kullanmanızı öneririm.

27 Ağustos 2015 Perşembe

Girişim Ve E-Ticaret Meraklısı Bloggerlara

Kişisel veya amatör bloglarla internetin büyülü dünyasına giriş yapan kullanıcılar bir süre sonra bu büyülü dünyadaki gelişmelerin ve fırsatların farkına vararak blog yazarlığını ileri boyutlara taşımak istiyorlar. Girişimcilik, hemen her blog yazarının ilgisini çekmeye başlıyor ve başta e-ticaret olmak üzere fikirleri dahilinde pek çok farklı konuda projeler denemeye başlıyorlar.

Benim de kafamda pek çok dikey e-ticaret sitesi fikri var. Fakat bu iş öyle hazır bir script, domain ve hostingle olacak bir iş değil. Gerek dünyadaki gerek ülkemizdeki e-ticaret sektörünü iyi bilmek, araştırmak, takip etmek, diğer girişimlerden dersler çıkarmak gerekiyor ki ticaret hacmi gittikçe artan e-ticaret sektöründe kaybolup gitmeyelim. Bu sebeple e-ticaret temalı blogları takip etmeniz oldukça faydalı olacaktır. Bu yazıda da Türkçe içerikli yayın yapan ve e-ticaret konusunda faydalı içerikler paylaşan bir blog olan Eticaret Günlüğü’nden bahsetmek istiyorum.

eticaret



Blogu ziyaret ettiğinizde Türkiye ve dünyadan e-ticaret haberleri, basın bültenleri, e-ticaret sitesi sahipleri ve amayı düşünenler için faydalı bilgiler ve özel dosyalar bulabilirsiniz.

Girişim Meraklısı Bloggerlar İçin Güzel Bir Örnek

Eticaret Günlüğü aslında bir blogdan daha fazlası. 3 ana bölümden oluşan bir web girişimi diyebiliriz. Şöyle ki;

1. Yukarıda da bahsettiğim gibi eticaret dünyası ile ilgili pek çok bilgi ve içerik barındıran blog.

2. Eticaret firmalarının listelenerek tanıtımlarının yapıldığı markalar bölümü. E-ticaret sitesi sahipleri firma ekle bölümünden burada yer alabilirler.

3. Çeşitli e-ticaret sitelerinde ve arkaların online mağazalarından yapacağınız alışverişlerde kullanabileceğiniz indirim kuponu ve hediye çeklerinin yer aldığı kupon bölümü.

Gördüğünüz gibi E-ticaret konusuna ilgi duyan bir kişi blog yazmanın yanı sıra ilgi duyduğu konu olan e-ticaret ile ilgili fikirler geliştirerek kendi projelerini hayata geçirebiliyor. Siz de ilgi duyduğunuz konuyla ilgili blog yazmanın dışında geliştireceğiniz çeşitli fikirleri blogunuzla entegre ederek bir web girişimcisi olabilirsiniz.

Bloggerlara Ek Gelir Kazandıracak İçerik Ağı

Eticaret Günlüğü’nün markaları ve blogları buluşturduğu bir içerik ağı var. İçerik ağına katılarak Eticaretgunlugu.com aracılığıyla sizlere sunulan reklam tekliflerini blogunuzda yayınlayarak hem sitenize içerik sağlar hem de kazanç elde edersiniz. İçerik ağına katılmanın avantajları kısaca şöyle:

1- Eticaretgunlugu.com içerik ağında yer alan web site ve bloglar ücretsiz olarak marka sayfasına sahip olurlar. 

2- Eticaretgunlugu.com üzerinde görünürlük elde edersiniz. Özgün içerikleriniz editörlerimiz tarafından değerlendirilerek ilgi çekici içeriklere linkli yayın ile eticaretgunlugu.com üzerinde yer verilir. Bu sayade sitenize trafik sağlarsınız.  

3- Eticaretgunlgu.com tarafından size sunulan reklam tekliflerini değerlendirerek düzenli kazanç elde edersiniz.

4- Sunulan reklam tekliflerine katılıp katılmama hakkınız, siz de saklıdır. Dilediğiniz tekliflerde yer alabilirsiniz.

5- Kazançlarınız için limit beklemek zorunda kalmazsınız. Katılacağınız her teklif için raporlama ve inceleme işleminin tamamlanmasından hemen sonra hızlı bir ödeme alırsınız.

!!! Eticaretgunlugu içerik ağında yer alarak tekliflerden faydalanmak için şu sayfada yer alan kodları blogunuzda görünür bir yere ekledikten sonra devamındaki iletişim formunu kullanarak başvuru yapabilirsiniz.

25 Ağustos 2015 Salı

5 Bloggerın Milyon Dolarlık Kazanç Sırrı

Aylık binlerce, yıllık milyonlarca dolar para kazanan bloggerları ve hikayelerini araştırmaya kalktığımızda sayfalarca sonuç alabiliyoruz. Bu yazıda sizlere yalnızca 5 bloggerın kısa hikayesini, nasıl binlerce dolar para kazanarak, milyonlarca dolarlık servete sahip olabildiklerini anlatacağım. Bu 5 bloggerın ilk ortak noktası her birinin başlangıçta ücretsiz blog platformları üzerinden blog yazmaya başlamasıdır.

Onların para kazanma hikayeleri etkileyici olsa da aslında küçük “sırları” çok daha etkileyici, emin olun.



Techcrunch

İlk kısa hikayeye, birçoğunuzun severek takip ettiğini ve adını mutlaka duyduğunuzu düşündüğüm teknoloji günlüğünden başlayalım. 2005 yılında Michael Arrington ve Keith Teare ikilisi tarafından kurulan TechCrunch, 2010 tarihinde AOL tarafından yaklaşık 40 milyon dolara satın alınmıştır. Günlüğün dünya çapındaki başarısı ülkemizde dahil olmak üzere birçok yerli girişime ilham kaynağı olmuştur. Teknoloji ve internete olan tutkusu sayesinde Michael Arrington; Time, Wired ve Forbes tarafından “internetin en etkili kişileri” arasında gösterilerek başarısını tüm dünyaya duyurmuştur.

Gothamist

Gothamist, Jake Dobkin tarafından New York şehrine ait yerel haberler, etkinlikler, yemek ve kültür üzerine yazılar yazmak adına 2003 yılında kurulmuştur. Başlangıçta Jake ve Jen Chung tarafından tutulan günlüğe, zamanla Jake’in New York’ta yaşayan arkadaşları da yazılarıyla katkı sağlamaya başlamıştır. Hızlı büyümesini fırsata çeviren Jake, global öneme sahip 12 şehir merkezi içinde aynı içerikte günlükler hazırlamıştır. Gothamist, aylık 80 bin dolar kazancıyla en başarılı şehir günlükleri arasında gösteriliyor. Gothamist; Wired, Forbes ve Business Week gibi yayınlardan çeşitli ödüllere layık görülmüştür.

Perez Hilton

Mario Lavandeira nam-ı diğer Perez Hilton, ücretsiz Wordpress platformu üzerinde kurduğu PageSixSixSix  adlı magazin günlüğünde ünlüler hakkında yaptığı eleştirilerle adını duyurdu. Eşsiz bir ün kazanan Mario, bu fırsatı kendi adına sıçrama tahtası olarak kullandı ve yazılarına şu anda da olmak üzere kendi adını verdiği günlüğü üzerinden devam ediyor. Açık sözlü oluşuyla tanınan Mario, günlüğünde yayınlamaya devam ettiği ve ünlülerin fotoğrafları üzerine yerleştirdiği müstehcen çizimlerle kırıcı olan her şeyi yazmaya devam ediyor. Sırf bu paylaşımlarından dolayı global webmaster forumu Digital Point’ten süresiz uzaklaştırma aldığı biliniyor. Ayrıca, Mario’nun her yıl MTV, People's Choice gibi organizasyonlara özel davetiyeyle gittiğini de belirtmek gerek. Bu arada günlüğün yaklaşık değerinin 40 milyon dolar olduğu tahmin ediliyor.

Mario, bir röportajında yazdıklarından para kazanmayı aklından bile geçirmediğini söylüyor.

MMA Junkie

Karma dövüş sanatları (MMA) tutkunu bir blogger tarafından ufcjunkie.wordpress.com  adresinde yayın hayatına başlayan web günlüğü, UFC tarafından yapılan yasal bildirimlerin ardından MMA Junkie adıyla yayın hayatına devam etmek zorunda kalmıştır. Günlük, dünyaca ünlü birçok spor sitesini de etkileyerek, karma dövüş sanatlarıyla ilgili haber kategori açılmasını sağlamıştır. 2011 yılında USA Today tarafından 15 milyon dolara satın alındığı belirtilmektedir.

Cheezburger

2007 yılında Hawaii'li kız arkadaşıyla ücretsiz Wordpress hesabı üzerinden web günlüğü oluşturan Ben Huh, fotoğraflara altyazı ekleyerek adeta onları konuşturmaya başladı. Kısa bir süre sonra viral büyüme yaşayan Cheezburger, günde yüz bin tekil ziyaretçiyi ağırlamaya başlamıştı.

Yoğun ziyaretçi trafiğini fırsata çeviren Ben Huh, kısa zamanda Failblog gibi kardeş günlükleri de popülerleştirmeyi  başardı. 

Yerli BONUS: Sesliyemek.com

İki üniversite öğrencisi Kemal Kadirhan ve Didem Pulat tarafından 2013 yılında kurulan Sesli Yemek, Mayıs 2015 tarihinde sektörde yer alan bir şirket tarafından 200 bin TL’ye satın alındı. Üstelik kurucular yüzde 10 hisseyle projede yönetici olarak işlerine devam ediyorlar. Blogun kurucularından Kemal Kadirhan Hürriyet’e verdiği röportajda, blogu kurmadan önce ilgi alanlarını düşündüğünü, yemek ve müziği her zaman sevdiği için böyle bir blog yazmaya başladığını dile getiriyor. Yemek tarifleri konusunda neredeyse sayısız blog var. Fakat, Sesli Yemek’ten daha önce yemek ve müziği birleştiren herhangi bir blog yoktu. 

Peki ama başarılı olan tüm bu bloggerların sahip olduğu sırlar neydi?

Bütün bu hikayeler oldukça etkileyici. Aslında milyoner olmuş ya da aylık binlerce lira kazanan bloggerlar hakkında o kadar çok hikaye var ki, neredeyse sonsuz. Tüm bu hikayelere sebep olan bazı sırlar var. Benim bu hikayelerden yaptığım çıkarımları ve onların var olduğunu düşündüğüm sırlarını aşağıda sıraladım.

1. Tutkulu olun

Hiç kuşku yok ki, yukarıda hikayeleri yer alan her bir bloggerın ilgi alanına yönelik mutlak bir tutkusu var. Buna iş gözüyle bakacak olursak -ki bence öyle- her iş ancak koşulsuz tutkuyla başarı sonucuna ulaşabilir. Mesela ben daha önce işinde mutsuz olup da başarılı olanını görmedim ama işini tutkuyla yapıp da başarılı ve mutlu insanların pek çok hikayesine denk geldim. Örneğin, Sesli Yemek kurucularından Kemal Kadirhan yemeklere ve müziğe olan bir tutkuya sahip. Gothamist kurucusu Jake Dobkin, New York şehrine tutkuyla bağlı ya da karma dövüş sanatları tutkunu MMA Junkie kurucularını hatırlayın… Tümü hikayelerde. 

2. Kendiniz gibi olun

Çoğu profesyonel blogger, blogların kişisel özelliklerle yazılması gerektiği konusunda hemfikirdir. Yani eğer yazıyorsanız kendiniz gibi olun. Örneğin Mario Lavandeira, eminim kimsenin ne düşündüğünü umursamadan yazdı ve yazmaya devam ediyor. Muhtemelen ünlüleri umursamış olsaydı yazacak bir şey bulamayacak veya bugünkü popülaritesine sahip olamayacaktı. Okuyucuları tamamen umursamamak da kısmen yanlış bir tutum, benim kastım bu değil. En azından bazı zamanlar için…

Söz gelimi, kendiniz için yazın, kendiniz gibi yazın.

3. Para harcamayın

Para harcamayın, buna gerek yok. Yukarıda hikayeleri de yer alan çoğu blogger, yazmak için herhangi bir ödeme yapmadı. Başlamanız için sizinde ödeme yapmanız gerekmiyor. Öte yandan başlangıçta tasarım, SEO, eklentiler vs. hiçbirini düşünmeyin. Onların yaptığı gibi yapın ve sadece yazın.

4. Para kazanmak için beklemeyin

Birkaç başlık önce blog yazmaya gerçek bir iş gözüyle baktığımı ifade etmiştim. Yapacağınız her işte para kazanmanızın normal olduğu gibi blog yazarak da para kazanmanız veya kazanmak istemeniz gayet normal. Fakat genelde sadece “para kazanma” düşüncesiyle yola çıkıldığında bu istem bloggerları olumsuz yönde etkiliyor ve performans düşüklüğüne sebep olabiliyor. Bu nedenle her şey yoluna girene kadar bir süre para kazanma düşüncenizi rafa kaldırabilirsiniz. Örneğin Ben Huh, Cheezburger’i Wordpress üzerinde oluşturduğunda tek isteği sadece biraz eğlenmekti! Eğer finansa ilgili duyuyorsanız bunu uzun vadede yatırım olarak düşünebilirsiniz.

Son

Blog yazarak para kazanmak inanılmaz bir şey. Bu işten para kazanmanın en büyük avantajlarından ilki istediğiniz zaman istediğiniz yerde çalışabiliyor olmanız. İkincisi ve daha özeliyse finansal özgürlüğe sahip olmanızdır. En önemli yanıysa aynı tutkulara sahip insanlara hitap edebilmek ve onlara her şeyi anlatabilmektir. 

Hikayeler hakkında ne düşünüyorsunuz gerçekten merak ediyorum ve ayrıca, sizce bu işte daha başarılı olabilmek için neler yapmalıyız, sizin başarı sırlarınız bulunuyor mu ya da paylaşmak istediğiniz hikayeler? Yazın ve hep birlikte tartışalım.

Yazar Hakkında: Kişisel finans, yatırım, birikim, tasarruf, girişim ve iş geliştirme konularında yayın yapan web günlüğü ekonomist.co yazarlarından Eray Bozan tarafından Blog Hocam için yazılmıştır.